Polis, karısının şu anda Bay Evans ile yaşadığını söylüyor. | Open Subtitles | , تقول الشرطة زوجته الآن تعيش مع السيد ايفانس |
Jae-in Hwang ile yaşadığını söyleyen garip bir telefon aldım. | Open Subtitles | لقد وردنا اتصال غريب يقول أنك تعيش مع "هوانغ جي إن". لقد أخبرنا أن نكون حذرين وأنه يعرف كل شيء. |
Bak herkes Edie ile yaşadığını biliyor. | Open Subtitles | (الكل يعلم بأنك تعيش مع (ايدي |
- Şartlı tahliye kurulu akrabaları ile yaşadığını söyledi... | Open Subtitles | مجلس إطلاق .. السّراح المشروط ذكر بأنّه يعيش مع أقاربه |
Bana bir fahişe ile yaşadığını söyledi ya da... | Open Subtitles | قالت أنه يعيش مع بعض العاهرات أو شيء ما |
Laurie ile yaşadığını biliyorsun. | Open Subtitles | فإنه يعيش مع لوري |