"ileri düzeyde" - Translation from Turkish to Arabic

    • متقدم
        
    • متقدمة
        
    • مُتقدّم
        
    Bu olayda, çok ileri düzeyde ve çok yüksek teknoloji bir kod parçasını hackleyebileceğimi bildiğim parçayı arıyordum ama o milyonlarca birin ve sıfırın içinde bir yerlerde gömülüydü. TED في هذه الحالة، كنت أبحث عن جزء جد متقدم وجد معقد من البرمجة كنت أعلم بأني قادر على قرصنته، لكنها كانت مختبئة في مكان ما داخل ملايين الآحاد والأصفار.
    İkisi de ileri düzeyde uyuşturucu bağımlısıymış. Open Subtitles و الإثنين في حالة متقدم من إدمان المخدرات
    Ultrason ileri düzeyde endometriosis, fallop borularını tıkayan yara dokusu olduğunu gösterdi Open Subtitles الموجات فوق الصوتية أظهرت التهاب متقدم في بطانة الرحم و الذي يسد قنوات الرحم
    Şeker hastalığı var... Çok ileri düzeyde. Open Subtitles إنها مصابة بداء السكري وحالتها متقدمة للغاية
    Sistemik Lupus Eritematosus. İleri düzeyde bir hastalık. Open Subtitles ذئبة حُمامية مجموعية، في حالة متقدمة جداً.
    Oldukça ileri düzeyde. Onun hakkında konuştuğunda ne dediğini anlamıyorum bile. Open Subtitles إنّه مُتقدّم جداً، لا أعرف ما تقوله عندما تتحدّث عن ذلك.
    İleri düzeyde bir düşünme algoritması bu. Open Subtitles إنه برنامج متقدم للغاية في خوارزمية التفكير
    Annemin de her iki dizinde ileri düzeyde osteoartriti vardı. Open Subtitles أمي عانت من ألم مفاصل متقدم في ركبتيها الاثنتين
    Hindistan'da ileri düzeyde sinirbilim programı var. Open Subtitles لديهم برنامج متقدم بطب الأعصاب في الهند
    Yok, buna rağmen karaciğerde aşırı derece de alkol kullanımına bağlı... ileri düzeyde bozulma var. Open Subtitles لا شيء، يشير الكبد إلى انتكاس متقدم
    Çürüme, oldukça ileri düzeyde. Open Subtitles تحلل الجــــــــثة متقدم
    Bunlar ileri düzeyde insanlar Zo. Dillerine bak mesela. Open Subtitles (هذا شعب متقدم يا (زو أحاول أن أتعلم لغتهم
    Bu kod ileri düzeyde. Open Subtitles هذا الرمز متقدم
    New York'ta bir parkta şuursuzca dolaşmaya başlamış, ve duvara ileri düzeyde bazı matematik denklemleri boyamış. Open Subtitles وقام بكتابة معادلات رياضية متقدمة جدّاً على الجدار.
    Ben onun ne kadar ileri düzeyde olduğunu görmek istiyorum. Open Subtitles أريد أن أراها كم هي متقدمة
    O kitaplar, Yüce Büyücü dışındaki herkes için çok ileri düzeyde. Open Subtitles تلك الكتب متقدمة جدا على الكل ما عدا (الساحر الأسمى)
    Oldukça ileri düzeyde. Onun hakkinda konustugunda ne dedigini anlamiyorum bile. Open Subtitles إنّه مُتقدّم جداً، لا أعرف ما تقوله عندما تتحدّث عن ذلك.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more