"ilerlemeyi" - Translation from Turkish to Arabic

    • التقدم
        
    • التقدّم
        
    • بالتقدم
        
    Bu yüzden bir buçuk yıl önce, David, ben, ve bir diğer araştırma görevlisi ile birlikte ilerlemeyi hızlandırmak ve bir an önce ürün çıkarabilmek için bir şirket kurduk. TED لذلك منذ سنة ونصف، أنا و ديفيد، مع باحث آخر، قمنا بتأسيس شركة لتسريع وتيرة التقدم و السباق لتصنيع المنتج.
    Harita size şu ana dek katettiğimiz ilerlemeyi gösteriyor. TED تُظهر هذه الخريطة التقدم الذي أحرزناه إلى حد اليوم.
    Evet, bu ilerlemeyi kaydetmek için, yılda bir veya iki milyar dolar masraf tutmuştur. TED نعم، لقد كلف مليار دولار إلى ميلياري دولار في السنة لإحراز هذا التقدم.
    İlerlemeyi engellediği için bu fikirleri yok edeceğiz. Open Subtitles لا توجد أمّة تستطيع التقدّم بمثل هذه الأفكار من يقفون في طريق التقدم نحن سوف نبيدهم
    İnsanlar genetik çalışmalara rekor sayıda katkıda bulunuyor. Bilim insanları ilerlemeyi hızlandırmak için birbiriyle data paylaşımında bulunuyorlar. TED يساهم الناس في الدراسات الجينية بأعداد قياسية، والعلماء حول العالم يشاركون البيانات مع بعضهم البعض لتسريع التقدم.
    İşte burada, burada yaptığım şey, sosyal ilerlemeyi dikey eksene koymak. TED حسنًا، لنبدأ ما قد فعلته هنا هو أنني وضعت على المحور الرأسي التقدم الاجتماعي.
    Bu sorunlarla başa çıkmak için, yeni ölçüm araçlarına, ilerlemeyi değerlendirmek için yeni yollara ihtiyacımız var. TED لمواجهة هذه التحديات، نحن بحاجة لأدوات جديدة للقياس، وسائل جديدة لتقييم التقدم.
    Katettiği ilerlemeyi göstermek yerine hiç göstermemeyi yeğlemiş. TED بدلا من إظهار التقدم الذي أنجزته، فهي تفضل عدم الإدلاء بأي شيء على الإطلاق.
    Yeni bir bakış açısı edinmemiz lazım, alıştığımız ilerlemeyi devam ettirebileceğimiz bir bakış açısı. TED سيكون علينا الانتقال إلى نموذج جديد للاستمرار بتحقيق ذاك النوع من التقدم الذي اعتدنا عليه.
    Otomobil, ilerlemeyi temsil eder, kelimenin tam anlamıyla. Open Subtitles و السيارة تمثل التقدم بأدق ما تعنيه الكلمة
    Bu, Sons ile benim aramdaki bir şey değil. Bu, yaptığımız ilerlemeyi korumakla ilgili. Open Subtitles لا يتعلق هذا بترتيباتي مع الأبناء إنه يخص حماية التقدم الذي أجريناه
    Bununla birlikte, ona kitabındaki ilerlemeyi sormamayı öğrendim. Open Subtitles أنا تعلمتُ ألا أسأله عن مدى التقدم الذي وصل إليه في كتابه
    Antik Yunanlılar kim ağır nesneleri en uzağa atabilir diye bakmak yerine çalışmış olsalar kat edebileceğimiz ilerlemeyi bir düşünün. Open Subtitles تخيل التقدم الذي كنا سنحققه لو أن قدماء الإغريق قاموا بعمل مفيد بدل مشاهدة من الذي يستطيع إلقاء شيء ثقيل إلى أبعد مدى
    Fark ettim ki, kara tahta önünde durup matematik önermeleri ve denklemleri çözerek bir şeyler ortaya çıkarma yeteneğiniz bilimde ilerlemeyi nadiren ayağınıza getirir. TED لقد وجدت أن التقدم في العلوم نادرا ما ينبع من القدرة على الوقوف أمام السبورة وإستحضار صور عن طريق كشف مقترحات رياضية ومعادلات.
    İlerlemeyi objektif olarak ölçebilmeliyiz ve en sonunda, kesin tedavi yöntemini bulduğumuz zaman bunu bilmemizin tek yolu, bunu doğrulayabilecek objektif bir ölçüdür. TED نحن بحاجة إلى أن نكون قادرين على قياس التقدم في المرض موضوعياً وبشكل عام، السبيل الوحيد الذي سنعلم به أنه لدينا علاج حقيقي هو عندما نجد قياساً موضوعياً قادراً على الإجابة عن ذلك بالتأكيد.
    Hangi etnik grup ya da demografik gruplara bakarsak bakalım onlar doğrudur ve o kadar hiddetleniyorlar ki Sivil Hak Hareketliliğiyle yaptığımız harika ilerlemeyi bile alt etme tehlikesi altındadırlar. TED الأمر صحيح مهما تكن المجموعة العرقية أو المجموعة السكانية التي نقوم بمراقبتها، و الأمر يزداد سوءا و هم في خطر حتّى على التقدم المذهل الذي قمنا به بفضل حركة الحقوق المدنية.
    Gerçek ilerlemeyi kaydedene kadar birkaç buluşma geçebilir. Ama bağlılığına ihtiyacım var. Open Subtitles قد يتطلّب التقدّم منّا بضعة اجتماعات، ولكنّي أحتاج التزامكَ
    Muhtemelen portal düzeneğinde yaptığımız ilerlemeyi görmek istiyorsunuzdur. Open Subtitles قطعتما كلّ هذه المسافة و قد ترغبان برؤية التقدّم الذي أحرزناه على البوّابة
    Ama aynı zamanda kat ettiğimiz ilerlemeyi de görüyorsun. Open Subtitles يمكنك أن ترى التقدّم الذي أنجزناه هنا
    Neden ikinizin de bunları yaptığınız ve ilerlemeyi isteyip istemeyeceğinizi çözmek. Open Subtitles اكشتاف طريقه اختيار مافعلتموه سيسمح للعلاقه بالتقدم

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more