"ilgileniriz" - Translation from Turkish to Arabic

    • سنتعامل
        
    • سنعتني
        
    • نهتم
        
    • نعتني
        
    • سنهتم
        
    • نتعامل مع
        
    • سنتولى
        
    • نعتنى
        
    • سنتدبر
        
    • سنتعاملُ
        
    Onlarla o zaman ilgileniriz. Selam. Kendine bir bak. Open Subtitles سنتعامل مع الوضع إذاَ أنظر لنفسك تبدو كالخنزير أعمل على الملاك حالياَ
    Kötü lanetleri eledikten sonra o konuyla ilgileniriz. Open Subtitles نحن سنتعامل مع هذا إذا إستثنينا اللعنات الشريرة
    Siz biraz uyuyun, biz bununla ilgileniriz. Open Subtitles أحصلوا على بعض الراحة ونحن سنعتني بالأمور هنا.
    Bizler laboratuvarımda sosyal beyinle; yani diğer insanları anlamak ve diğer insanlarla iletişime geçmek için kullandığımız beyin bölgelerinin ilişkisiyle ilgileniriz. TED في المختبر، نهتم بالدماغ الإجتماعي، وهو شبكة مناطق الدماغ التي نستخدمها لفهم الأشخاص الآخرين والتفاعل معهم
    Merak etmeyin, Bayan Espinosa. Biz yeni çocukla ilgileniriz. Open Subtitles لا تقلقي يا انسه اسبيناس سوف نعتني جيداّ بالشاب الجديد حسناّ
    Tamam, çocuklar, buradan tüyelim. O heriflerle sonra ilgileniriz. Open Subtitles حسناً أيها الرجال، لنهرب من هنا سنهتم بأمر هذين الرجلين لاحقاً
    Ama biz gerçeklerle ilgileniriz bilim kurguyla değil. Open Subtitles أنت تعلم، أننا نتعامل مع الحقائق وليس بواقع قضايا الخيال العلمي
    Sen gidebilirsin, biz ilgileniriz sağ ol. Open Subtitles يمكنك الذهاب للمنزل الآن سنتولى الأمر من هنا شكراَ
    Virüsü sağlama alır almaz bebekle ilgileniriz. Open Subtitles سنتعامل مع الطفلة بمجرد أن يصبح الفيروس معنا
    Virüsü sağlama alır almaz bebekle ilgileniriz. Open Subtitles سنتعامل مع الطفلة بمجرد أن يصبح الفيروس معنا
    İyileşip gittikten sonra, geri gelmeye kalkarsa... bu konuyla o zaman ilgileniriz. Open Subtitles بمجرد أن تتحسن حالته ويعود للعمل ضد مصلحتك سنتعامل مع هذا عندما يحدث
    Merak etmeyin, Gerda ve ben onunla ilgileniriz. Open Subtitles لا تقلق أنا و جيردا سنعتني بها
    - Biz onunla ilgileniriz! Open Subtitles لا يعرف كيف يعتني بنفسه - نحن سنعتني به -
    Sen hâlâ gençsin. Biz onunla ilgileniriz. Open Subtitles أنت لا تزالُ شاباً نحن سنعتني بها.
    İnsanlarla hasta oldukları zaman gerçekten onları umursadığımız için mi ilgileniriz? Open Subtitles هل نرعى الناس المرضى لأننا في الحقيقة نهتم لأمرهم؟
    Olay mahalleriyle ilgileniriz, cesetleri temizleriz. Open Subtitles نهتم بتنظيف مسارح الجرائم ، إزالة الجُثث
    Ortağın sen, terk etmiş olabilir ama Heart Holding olarak kendimizden olanlarla ilgileniriz. Open Subtitles ربما يكون شريكك قد تخلى عنك، ولكننا في مؤسسات القلب نعتني بقومنا.
    Ama benim ailemde birbirimizle ilgileniriz biz. Open Subtitles و لكن في عائلتي نحن نعتني ببعضنا
    Yolcularla biz ilgileniriz. Open Subtitles إنّ المسافرين الآخرينَ قلقون. نحن سنهتم بالمسافرين.
    Kaçırılma ve trenin bombalanması olaylarıyla başka bir gün ilgileniriz. Open Subtitles سنهتم بأمر الاختطاف وتفجير القطار في وقت اخر
    İçerideki kardinallerle biz ilgileniriz. Open Subtitles و تدعنا نتعامل مع الكاردينالات من الداخل
    Siz dönün. Onunla biz ilgileniriz. Open Subtitles تستطيعون الذهاب إلى المختبر و سنتولى نحن "أمر "سباستيان
    Çocuklarımızla kendi bildiğimiz yoldan ilgileniriz. Siz de çocuklarınızla kendi bildiğiniz yoldan ilgilenirsiniz. Open Subtitles نحنُ نعتنى بالأطفال بطريقتنا الخاصة إعتنى أنتِ بأطفالكِ بطريقتكِ.
    Tamam, Pete. İlgileniriz. Ama gerçekten teslim olman gerektiğini düşünüyorum. Open Subtitles حسنا بيت سنتدبر الأمر لكننى أعتقد حقا أنه عليك العودة
    "Gelecek sefer"le gelecek sefer ilgileniriz. Open Subtitles سنتعاملُ معَ المَرَّةِ القادِمَة حينما تأتي.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more