Atlarla ilgili çok şey biliyorum ve ahır yönetebilirim. | Open Subtitles | أنا أعرف الكثير عن الخيول وأستطيع إدارة اسطبل |
Kaplarla ilgili çok şey biliyorum. | TED | أعرف الكثير عن الأواني الفخارية. |
Kadın bedeninin nesnelleştirilmesi ile ilgili çok şey biliyorum. | Open Subtitles | أعرف الكثير عن النظرة الدونية لـ "هيئة المرأة" |
Neyse ki metro trenlerinin önüne atlamayla ilgili çok şey biliyorum ve o da, rahatsız edici şekilde, kadavra çalıp metro platformlarının altına yerleştirmek hakkında birkaç şey biliyormuş. | Open Subtitles | لحسن الحظ فأنا أعرف الكثير عن القفز أمام قطارات الأنفاق، وهي، بشكل مقلق، تعرف أمورًا عن سرقة الجثث وتزويرها تحت قضبان المترو. |
Ama yalan söylemekle ilgili çok şey biliyorum. | Open Subtitles | لكنني أعرف الكثير عن الكذب |