İçeri girdiğinde, o kanepede oturuyordu cinayeti canlandırınca, ilk darbeyi önden aldığını tespit ettik. | Open Subtitles | عندما دخلت و كان بوب على الاريكة عندمنا تحققنا من الجريمة تأكدنا أن الضربة الأولى جاءت من الأمام. |
Kurban ilk darbeyi dönerken almış. | Open Subtitles | الآن الضربة الأولى أتت عندما كانت الضحيّة تلتفت |
İlk darbeyi kafasının sol kısmına almış. | Open Subtitles | ،كانت الضربة الأولى بالجانب الآيسر من الرأس |
Biri düştüğünde genellikle ilk darbeyi ayaklara veya kafaya alır. | Open Subtitles | في العادة، عندما يسقط أحد، تكون الضربة الأولى إمّا على القدمين أو الرأس. |
Hiç değilse ilk darbeyi biz indirmiş olacağız. | Open Subtitles | على الأقل نحن سنضرب الضربة الأولى |
Bakarsak, kurban ilk darbeyi engelledi. | Open Subtitles | الآن الضحية صد الضربة الأولى |
İlk darbeyi vuran Kastro oldu! | Open Subtitles | (كاسترو) كانت له الضربة الأولى! |
- İlk darbeyi yolla. | Open Subtitles | -لكِ الضربة الأولى . |