"ilk defa bir" - Translation from Turkish to Arabic

    • هذه أول مرة
        
    • المرة الأولى التي
        
    • للمرة الأولى في
        
    • عندنا اول
        
    • لأول مرة في
        
    • هذه المرة الأولى
        
    • لقد حضيت بأول
        
    • إنها المرة الأولى في
        
    • المرة الأولى في حياتي
        
    İnanabiliyor musun, ilk defa bir erkekle yalnız kalıyorum. Open Subtitles هل تصدق , هذه أول مرة أكون بمفردى مع رجل
    İlk defa bir erkeği evime davet ediyorum. Open Subtitles أريدك أن تعرف أن هذه أول مرة أحضر أحداً إلى هنا
    Abla şimdi dek ilk defa bir enstrümanla bu kadar gayretle çalıştım. Open Subtitles أختي ، هذه المرة الأولى التي أبدأ فيها بمزاولة العزف بدأب وجد
    Seni ilk defa bir kasayı açarken gördüğümde sana aşık olduğumu anlamıştım. Open Subtitles المرة الأولى التي رأيتكِ فيها تخترقين خزنة عرفتُ أني واقعٌ في حبك
    Ve şimdi 66 yaşında, 44 yıllık deneyimle, ilk defa bir girişimci oldum. TED ولذلك الآن، في عمر السادسة والستين، و 40 سنة من الخبرات، أصبحت رجل أعمال ريادياً للمرة الأولى في حياتي.
    - 30 yıldır ilk defa bir cinayet işlendi. Open Subtitles - كان عندنا اول جريمة قتل منذ ثلاثين فقط.
    Bu şarkıyla hayatımda ilk defa bir kızla dans etmiştim. Open Subtitles مع هذه الأغنية رقصت مع فتاة لأول مرة في حياتي
    Evet, ilk defa bir öğrenci dersimi bıraktı. Berbat bir histi. Open Subtitles لقد حضيت بأول طالب يترك فصلي وهذا سيء
    -US şirketler tarihinde ilk defa bir CEO... -Kişisel olarak bir iflas etmiş sigorta planını destekliyor. Open Subtitles إنها المرة الأولى في تاريخ الشركات الأميريكية يقوم فيها شخص واحد بتمويل مؤسسة مفلسة
    Bugün ilk defa bir kadın bana "sorun sen değilsin,benim" dedi ve ben ona inanıyorum. Open Subtitles قد تكون هذه هي المرة الأولى في حياتي حيث تقول امرأة : إنه ليس بسببك ، إنه بسببي وأنا صدقتها
    Hayatımda ilk defa, bir otelden hiçbir şey yapmadan ayrıldım. Open Subtitles هذه أول مرة أغادر فيها فندق بدون فعل شىء.
    Hayatımda ilk defa bir davete katılacağımı söyleyip, oraya gitmemek biraz kaba olur. Open Subtitles حسناً ذلك سيكون وقحاً كما نرى كيف هذه أول مرة في حياتي في الحقيقة لد قبلت الدعوه
    İlk defa bir aktrisle tanışıyorum. Open Subtitles لكنها المرة الأولى التي ألتقي بها بممثلة
    İlk defa bir kadını tatdım. Open Subtitles إنها المرة الأولى التي أتذوق فيها . النساء.
    Sen, belki bu hayatta ilk defa bir şeyler hissetmeye başlıyorsundur. Open Subtitles لَرُبَّمَا هذا الذي تَحتاجُية للمرة الأولى في حياتك ابتديتي تحسي
    Hayatımda ilk defa bir erkek draması yok. Open Subtitles للمرة الأولى في حياتي لدي, مثل, لا فتى درامي
    - 30 yıldır ilk defa bir cinayet işlendi. Open Subtitles - كان عندنا اول جريمة قتل منذ ثلاثين فقط.
    Hayatımda ilk defa, bir sınavdan çıkarken, geleceğim hakkında olumlu düşünüyordum. Open Subtitles لأول مرة في حياتي أجتزت إختبارا وشعرت بشعور أفضل إتجاه مستقبلي
    Kinezyoloji okumuştum ama ilk defa bir bayanı etkilemek için kullanıyorum. Open Subtitles لقد درست علم الحركة على الرغم من ذلك هذه المرة الأولى التي أستخدم فيها تعليمي لإثارة إعجاب سيدة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more