"ilk günümde" - Translation from Turkish to Arabic

    • في يومي الأول
        
    • أول يوم في
        
    • أول يوم لي
        
    • في أوّل يوم
        
    • فى يومى الأول
        
    • يومي الاول
        
    • فى أول يوم
        
    • في اول يوم
        
    • اول يوم لي
        
    • بأول يوم
        
    Buradaki ilk günümde TED üyelerini gördüm. Ve o kalkıp, anemi testi yapmaya yardımcı TED رأيت زملائي في تيد في يومي الأول هنا. وقد نهض وشرح
    Muhtemelen ilk günümde zor duruma düşmem için yapmıştır. Open Subtitles من المحتمل فعلتها لكي أبدو سيئة في يومي الأول
    İşteki ilk günümde seni vurdum. Herkesi bir tuzağa çektim. Open Subtitles أول يوم في المهنة، أطلقت النار عليك وقدتنا جميعًا لكمين.
    Buradaki ilk günümde, yemekten arta kalan kemikleri attım diye beni dövdü. Open Subtitles في أول يوم لي هنا ضربني السيد جوز لانني رميت العظم من العشاء
    - İlk günümde bana şans dile. Open Subtitles تمنّي لي حظاً طيّباً في أوّل يوم لي.
    Ceza aldığımız günü, ilk günümde, otobüsten yanlış durakta indiğimi, kulübeye geziye gittiğimiz günü. Open Subtitles كيف وبخنا بعضنا ونزولنا فى الموقف الخطأ فى يومى الأول ذهابنا الى الكابينه مع الجمع هل تتذكر أصدقائنا
    Geri bildirim. Onları bayıltıyor. İlk günümde öğrenmiştim. Open Subtitles الارتداد يوقفهم لقد تعلمت هذه الحيلة في يومي الأول هنا
    Buraya, Hawaii'de ki ilk günümde gelmiştim. Open Subtitles في الواقع ،، لقد اتيتُ إلى هنا في يومي الأول إلى هاواي
    Burada daha ilk günümde arabamı pembeye boyamışlardı. Open Subtitles نلطف الجو قليلا اوه, في يومي الأول خرجت ورأيتهم قد قامو بطلاء سيارتي باللون الوردي
    Ben tıp fakültesindeki ilk günümde öğrenmiştim. Open Subtitles تعلمت طريقة عملها في يومي الأول بكلية الطب.
    Ama ilk günümde herkesle bu halimle tanışamam. Open Subtitles لكن لا يُمكنني مُقابلة الجميع في يومي الأول بهذا المنظر.
    İşteki ilk günümde seni vurdum. Herkesi bir tuzağa çektim. Open Subtitles أول يوم في العمل أقحمتهم في كمين
    İşimdeki ilk günümde onunla tanıştım. Open Subtitles قابلته أول يوم في الوظيفة.
    Biliyor musun ana okulundaki ilk günümde, rahibelere bir baktım ve, içeri bir daha girmedim. Open Subtitles أول يوم لي في الروضة نظرت نظرة واحدة للراهبة ولم أود الدخول
    Öğretmen olarak ilk günümde, beş tükürük topu ve bir ev yapımı Çin yıldızı tarafından vurulmuştum. Open Subtitles خلال أول يوم لي بالتعليم حصلت على 5 ضربات بكرات بصاق وضربة بنجم صيني محلى
    - İlk günümde bana şans dile. Open Subtitles تمنّي لي حظّاً موفّقاً في أوّل يوم لي.
    - Mesela ilk günümde bir şüpheliyi konuşturmak için kaynar kahve kullandı. Open Subtitles مثل،، فى يومى الأول جاءنى متهم توجب علىَ التحدث معه باستخدام شراب القهوة الساخنة
    İlk günümde, bir restorana gittim, ve bir fincan yeşil çayı şekerle birlikte istedim. TED ففي يومي الاول ذهبت الى مطعم وطلبت شاياً أخضر مع قليل من السكر
    Bu lakabı Deniz Akademisindeki ilk günümde, 15 dakika içinde taktılar. Open Subtitles لقد استغرقوا منى حوالى 15 دقيقة فى أول يوم لى بالأكاديمية
    İlk günümde iş yerimden bir şeyler çalmak beni rahatsız eder mi bilemiyorum. Open Subtitles لااعلم إذا كنت سأشعر بالراحة في السرقة في اول يوم لي
    Bana bak. Buradaki ilk günümde bile para kazanmaya başladım. Open Subtitles أنظر إلي أنتج دخلاً بأول يوم في السجن

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more