- İmgelem mi gördün? | Open Subtitles | ــ هل كان لديكِ رؤية ؟ ــ آجل, كبيرة كالحياة |
Geleceğimle alakalı her imgelem... bu süpriz partiyi planlamakla alakalı olduğunu göreceksin... | Open Subtitles | أي رؤية لمستقبلي ستكون فقط كوني أخطط لهذه الحفلة المفاجئة |
Hayır! Dövüşmek yok. İmgelem gördüm. | Open Subtitles | لا , لا قتال لقد جاءتنى رؤيا , لا يمكنه أن يقاتل |
Kitaba dokunduğumda kendimi başka bir imgelem içinde buldum. | Open Subtitles | عندما لمست الكتاب وجدت نفسي في رؤيا أخرى |
Geçen yıl bir iblis, onu bir imgelem bataklığına soktu. | Open Subtitles | السنة الماضية ، شيطان أطلق العنان لعدد كبير من الرؤى عليها |
Bu aptal imgelem yüzünden, tüm sinir sistemimin kontrolünü kaybettim. | Open Subtitles | لقد فقدت التحكم فى مركزى و نظامى العصبى بالكامل فى هذه الرؤيا |
Sadece imgelem. Tehlikeli değiller. Onları insanlara yardım etmek için kullanırım. | Open Subtitles | مجرد رؤى , إنها ليست خطيرة أنا أساعد بها الناس |
- Tabi, Kaniş'in sahibi pek mutlu olmamıştı. - Acele edip, bir imgelem göremez misin? | Open Subtitles | مالكو القلطي لم يكونوا سعداءَ أسرعى وأحضرى لنا رؤيه |
Phoebe bir imgelem gördü ve pekte iyi değil. | Open Subtitles | كان هاجس فيبي، وليس فكرة جيدة. |
Sen imgelem görürsün, ben sayıları görürüm. Gittiğim her yerde, her zaman. | Open Subtitles | ترى رؤية ، وأنا أرى أرقام في كل مكان أذهب إليه ، في كل وقت |
Yok dostum, ortam öyle kalabalık ki, her hangi birinden imgelem almış olabilirim. | Open Subtitles | كلا، يا رجل، كان الحشد مكتظاً جداً، لقد حصلت على رؤية قد تكون لأي شخص |
Öldüğü gece olanlarla ilgili bana bir imgelem gösterdi. | Open Subtitles | لقد منحتني رؤية عن مالذي جرى ليلة وفاتها |
Pekala, tatlım, dinle bu kulağa imgelem gibi geliyor. | Open Subtitles | حسناً ، يا عزيزتي ، أصغِ إليّ يبدو الأمر و أنّك كانت تراودكِ رؤية |
Ama sonra bir imgelem göründü bana. Esaslı bir adam. Bir oğul. | Open Subtitles | ولكن جاءني رؤيا بعدها عن رجل بقلبِ صالح، ابن |
Ta ki Tanrı ona Şam yolunda bir imgelem gösterene dek. | Open Subtitles | حتى اراة الرب رؤيا فى الطريق الى دمشق |
Bu Doyle, başı dertte olan insanlar hakkında imgelem görüyor. | Open Subtitles | هذ (دويل) إنه يتلقى رؤيا لأشخاص يحتاجون المساعدة |
Beni kovamazsın. Ben imgelem kızıyım. | Open Subtitles | لا يُمكنك طردي ، أنا فتاة الرؤى |
Zavallı Cordelia çok gergin çünkü bir süredir imgelem görmedi. | Open Subtitles | "كورديليا" المسكينة في حالة نفسية سيئة لأن الرؤى لم تأتيها مؤخراً. |
Bu imgelem, çok fazla hareketliydi. Öfkeyi de söylemeliyim. | Open Subtitles | لقد كان حياً جداً فى هذه الرؤيا و غاضب |
Şu imgelem olayını Angel'ın nerede olduğunu öğrenmek için neden kullanmıyorsun? | Open Subtitles | ماذا عن إستخدام هذه الرؤيا لإيجاد "إنجل" ؟ |
İki adamın, imgelem gören bir kız hakkındaki konuşmasını duydum. Lanetli olduğunu söylediler. | Open Subtitles | لا , سمعنا رجلان يتحدثان عن فتاة ذات رؤى |
Cordy imgelem mi gördü? | Open Subtitles | هل جاءت لـ * كوردى * رؤيه ؟ |
Sanki gelmeye çalışan bir imgelem gibi ama bir türlü gelmiyor. | Open Subtitles | يَحسُّه a هاجس الذي يُحاولُ خُرُوج، لَكنَّه مَا تماماً يَعمَلُ. |
Eğer Cordelia, Yüce Güçler tarafından imgelem alıyorsa bir şekilde iletişim kuruyorlar demektir. | Open Subtitles | إذا كانت "كورديليا" تستقبل هذه الرُؤى. معنى هذا أن القوى تتصل بها بطريقة ما. |