Altıncı Bölüm, Sheriff King'in vücudunda üç garip iğne bulduklarını söyledi. | Open Subtitles | الفسم ستّة قالوا بأنّهم وجدوا ثلاث إبر غريبة على جسد رئيس شرطة الملك. |
GCMS, Sleek'in vücudunda bir iz buldu. | Open Subtitles | مطياف الكتلة والغاز يقرأ شيئاً " على جسد " سليك |
Bayan Lakeland'in vücudunda bulduğumuz izlerle aynı izler. | Open Subtitles | نفس الكدمات التي كانت على جسد "لايكلاند". |
Lupin'in vücudunda Prenses'in kokusunu almış olmalı. | Open Subtitles | لابد أنه شم رائحة الاميرة من جسد هذا الرجل |
Evet ama Drake Ramoray'in vücudunda. | Open Subtitles | -هل ستتحوّل إلى شخصيتها؟ -أجل، لكن في جسد (دراي راموري ) |
Kim'in vücudunda amonyum nitrat bulduk. | Open Subtitles | لقد وجدنا نترات الأمونيوم على جسدها |
Guerrero şu anda göz altında çünkü Jane'in vücudunda bir ipucu bulduk. | Open Subtitles | غوريرو) في الحجز الآن) (بسبب لغز على جسد (جين |
Muayeneniz sırasında Bay Gibbins'in vücudunda başka önemli yaralanmalar gözlemlediniz mi? | Open Subtitles | خلال فحصك، هل لاحظت أي إصابات جدية أخرى على جسد السيد (غيبنز)؟ |
- Mesela Jane'in vücudunda senin dava dosya numaran olduğunu bize söylemedin. | Open Subtitles | ، ـ كمثال عدم إخبارنا بأن أحد أرقام القضايا التي كُنتِ تعملين عليها (كان موشوماً على جسد (جين |
Muayeneniz sırasında Bay Gibbins'in vücudunda başka önemli yaralanmalar gözlemlediniz mi? | Open Subtitles | خلال فحصك، هل لاحظت أي إصابات جدية أخرى على جسد السيد (غيبنز)؟ |
Belki Sandstorm tam bir fiyasko olduğu için onu Jane'in vücudunda öylece bıraktı. | Open Subtitles | رُبما تركته المُنظمة على جسد (جين) لإنه عديم القيمة |
Başlangıçta, Drake'in vücudunda geçirdiğim zamanı kısıtlamalıydım. | Open Subtitles | فى بادى الامر كان على تحديد وقت خروجى من جسد داريك. |
Başlangıçta, Drake'in vücudunda geçirdiğim zamanı kısıtlamalıydım. | Open Subtitles | في بادىء الأمر، كان عليّ أن أحدد وقت خروجي من جسد (دريك) |
Nevins'in vücudunda GPS cipi buldum. | Open Subtitles | سحبتُ للتو رقاقة "جي بي إس" من جسد (نيفنز). |
Belki size Ajan Finley'in vücudunda açtığı deliği gösterirsem fikriniz değişir. | Open Subtitles | ربما يجب عليّ أن أريك الفجوة التي صنعها في جسد العميل (فينلي) |
Kevin'in vücudunda yaşayan 23 kişiliğin özelliklerine dayanarak Barry'in anlattığı özellikler bunlar bence şu an karşımda Dennis var. | Open Subtitles | وفقًا إلى وصف جمع الهويات) الـ 23 التي تعيش في جسد (كيفن)، التي تعرفت عليها من (باري). أظن أنّي أتحدث إلى (دينيس). |
Slade'in vücudunda Mirakuru var. | Open Subtitles | (الميراكورو) تسري في جسد (سلايد). |
Neden Jane'in vücudunda bu davanın numarası var? | Open Subtitles | لماذا تلك القضية موجودة على جسدها ؟ |