Bu anlamı kızımızın gülüşünde arkadaşlarımızın sıcaklığında ya da inancımızda buluruz. | Open Subtitles | ونجده في ابتسامة ابنتنا في دفء أصدقائنا أو في راحة إيماننا |
Babam rahipti ve Beşler Tapınağı'nın inancımızda yani onun inancında çok önemli bir yeri vardı. | Open Subtitles | لقد كان كاهناً , ومعبد الخمسة يُمثل أهمية جزئية من إيماننا إيمانه على أي حال |
İnancımızı saklamanın daha iyi olacağını iddia ediyor ama inancımızda tevazu, dinginlik ve yansızlık gibi pek çok kural var. | Open Subtitles | وهو عنيد جدًا في أنه من الأفضل لنا الحفاظ على إيماننا ... لكن إيماننا لديه الكثير من القواعد التواضع و الصمت و الحياد |