Uzaylıları, sivrisinek neslinin tehlikede olduğuna inandırdım. | Open Subtitles | عندما أقنعت جنساً غريباً بأن البعوض فصيلة معرضة للخطر |
Kendimi bunlara ihtiyacım olmadığına inandırdım. | Open Subtitles | ولكنني أقنعت نفسي أنني لم أكن بحاحة إليها. |
Her şeyin, bensiz daha iyi olacağı düşüncesine kendimi inandırdım. | Open Subtitles | أقنعتُ نفسي بأنّ أمورهم ستكون بخير، لا، أفضل بدوني. |
Kendimi en iyisi olduğuna inandırdım ama dokunduğun her şeye kan bulaşıyor. | Open Subtitles | لقد أقنعتُ نفسي بأن ذلك في سبيل الخير، و لكن كل ما تلمسه يتحول لدماء. |
Yıllarca o evde oturdum. Hayatımı boşa harcamadığıma kendimi inandırdım. | Open Subtitles | طوال السنوات التي بقيت فيها هناك اقنعت نفسي |
Her şeyin yolunda olduğuna inandırdım kendimi çünkü seninleyken mutluyum. | Open Subtitles | أقنع نفسي أنّ كلّ شيء على ما يُرام، لأنّي حينما أكون معكَ، أغدو سعيدةً. |
Doğaçlama çalışan işsiz bir aktörü ayartıp onun sağlık müfettişi olduğuna çocuklarımı inandırdım. | Open Subtitles | لقد غويت ممثل مرتجل خال من العمل وجعلت اولادى يصدقون انه مفتش صحة |
Sizi o aptal Yaramaz Cal şarkısına inandırdım. | Open Subtitles | جعلتكم تحلّلون تلك الأغنية الغبيه لكال الشقي |
O yüzden ben de kendimi, yaptığım her şeyi ikimiz için yaptığıma inandırdım. | Open Subtitles | لذا أقنعت نفسي أن كل شيء كنت أفعله كان لنا |
12 kadına, sevişmelerimizden keyif aldığımı inandırdım. | Open Subtitles | لقد أقنعت 12 امرأة أنني استمتعت معهم في الجماع |
Askeriyeyi kendi programımızdan daha fazla yarar sağlayabileceğimize inandırdım size güvenebileceğimizden daha fazlasına. | Open Subtitles | - - أقنعت الجيش بأنه من الممكن الثقة ببرنامجنا الخاص - |
Sanırım bu yüzden kendimi sana hala aşık olduğuma inandırdım. | Open Subtitles | لِهذا أقنعتُ نفسي أنا ما زِلتُ عاشق لك. |
Evet, üst kattaki adamı da inandırdım. | Open Subtitles | أقنعتُ طابق الرجلَ العلوي، أيضاً. |
Böylelikle kendimi doğruyu söylediğime inandırdım. | Open Subtitles | لذا أقنعتُ نفسي أنني أقول الحقيقة |
Galiba kendimi bir yanlışın diğer yanlışı götüreceğine inandırdım. | Open Subtitles | اقنعت نفسي أن القيام بخطأ واحد سيلغي الخطأ الاخر. |
Kendimi şuna inandırdım özel olarak seçtiğim bir hastayı kurtarırsam bir şekilde sen de iyileşecektin. | Open Subtitles | اقنعت نفسى بأنه اذا امكننى انقاذ مريض بعينه من مرضاى هذا سيجعلك بطريقة ما |
Kötü şeyler yaptım korkunç şeyler ve bunlarda haklı olduğuma kendimi inandırdım. | Open Subtitles | لقد فعلت أفعالا سيئة أفعالا فظيعة وكنت أقنع نفسي بمبرراتها. |
Kendimi, aşık olduğumuza inandırdım. | Open Subtitles | حاولت أن أقنع نفسي بأننا كنا مغرمين |
Hey, ben insanları daha manyakça şeylere inandırdım. | Open Subtitles | لقد جعلت الناس يصدقون أشياء جنونية أكثر من هذا |
Tatlım, oğlumuzun adını Adolphe koymaya karar verdiğimize inandırdım onları. | Open Subtitles | عزيزتي، جعلتهم يصدقون أننا... قررنا تسمية ابننا... أدولف. |
Sizi o aptal Yaramaz Cal şarkısına inandırdım. | Open Subtitles | جعلتكم تحلّلون تلك الأغنية الغبيه لكال الشقي |