Tamam, inatçıyım ama kafamdan atamıyorum bir türlü. | Open Subtitles | حسناً ، أنا عنيد ولا أستطيع إخراج هذه الفكرة من رأسي |
İnatçıyım, öfkeliyim ve bazen doğru kararları veremediğim oluyor. | Open Subtitles | أنا عنيد ومزاجي ولا أقوم دائماً بإختيار ماهو صائب |
Ben oldukça inatçıyım. Tüm gece uğraştırabilirim. | Open Subtitles | أنا عنيد جدا , أعتقد أن هذا سيستمر طوال الليل |
Öyle inatçıyım ki, görümcemden daha üstün olmaya çalıştım. | Open Subtitles | كنت عنيدة جدا وحاولت أن أكون أفضل من كنتي |
Düğün günümde giymek istediğimi giydiğim için mi inatçıyım? | Open Subtitles | إذا أنا عنيدة لأنني أريد ارتداء ما أريد ارتداده في يوم زفافي؟ |
Ona yardım etmeyi istiyorum ama bazen ondan daha inatçıyım. | Open Subtitles | "أريد مساعدته، لكن في أمور أخرى أعتقد أني عنيدة مثله تماماً" |
İnatçıyım çünkü bu benim kalbim. | Open Subtitles | -لأنّ هذا هو طبعي أنا عنيد لأنّ هذا هو قلبي |
Yok. Oldukça inatçıyım. | Open Subtitles | لا، و واضح أنني عنيد أيضاً |
Oldukça inatçıyım. | Open Subtitles | لا، و واضح أنني عنيد أيضاً |
Sanırım epey inatçıyım. | Open Subtitles | أظن أنني عنيد بعض الشئ |
Haklısın, Artie. İnatçıyım. | Open Subtitles | أنت محق "آرتي" أنا عنيد |
Bu benim işim, Tru. Ve senin kadar inatçıyım. | Open Subtitles | هذهوظيفتى(ترو ) وأنا عنيد مثلكِ تماماً |
Siz inatçıysanız, ben de inatçıyım. | Open Subtitles | -إذا كنت أنت عنيد ، فأنا كذلك |
Ben bayağı inatçıyım. | Open Subtitles | أنا جداً عنيد |
# Ama ben inatçıyım. | Open Subtitles | لكننى عنيد |
Ben de kızdım çünkü oldukça inatçıyım. | Open Subtitles | .... وأنا غضبت لأن لأنني عنيدة وغبية أحياناً |
Yani onun gibi dik kafalı ve inatçıyım. | Open Subtitles | أنا أتمسك برأيي و أنا عنيدة . . |
- Tıpkı kocam gibi inatçıyım. | Open Subtitles | أنا عنيدة مثل زوجي |
Güçlü falan değilim! İnatçıyım. | Open Subtitles | لست قوية، عنيدة ربما! |
Öyleyim. Fazla inatçıyım. | Open Subtitles | أنا عنيدة جداً |