| Dün gece o bluzu yıkamaya indiğimde sanırım ütü odasında onu gördüm. | Open Subtitles | تعرفين عندما نزلت لأغسل ذلك القميص أعتقد أنى رأيته فى غرفة الكي |
| Ve merdivenden aşağı indiğimde o şey oradaydı, tam camda karşımdaydı adamım. | Open Subtitles | وعندما نزلت السلم ورأيت ذلك الشيء هناك كان هناك خلف الزجاج ياصديقي |
| İndiğimde seninle birşey konuşmak istiyorum. | Open Subtitles | هناك شيء أريد ان أناقشه معك بعد أن أهبط |
| İndiğimde Şeref madalyası falan almayı bekliyordum. | Open Subtitles | نوعًا ما توقعت أنني سأنال ميداليات شرف من الكونجرس بعد وصولي |
| Söyleyin indiğimde arasın. | Open Subtitles | أخبره بأن يتصل بي عندما تحط الطائرة |
| Bir kat aşağı indiğimde, kendimi Meksika'da buluyordum. | Open Subtitles | كان على ان اهبط طابقا واحد فقط لاجد نفسى فى المكسيك |
| Uçaktan indiğimde cebimdeydi. Yemin ederim. | Open Subtitles | كان معي عندما نزلتُ من الطائرة، أقسم بالله |
| İndiğimde seni ararım. - Arama. | Open Subtitles | سأتصل بكِ عندما تهبط الطائرة - لا تفعل - |
| Ben ilk gün yere indiğimde, kendimi bir çukurun içinde yapayalnız buldum. | Open Subtitles | حين نزلت يوم الإجتياح وجدت نفسي في خندق بمفردي |
| Bir gün kahvaltı için aşağı indiğimde orada duruyordu. | Open Subtitles | صباح أحد الأيام نزلت لأتناول الأفطار فوجدته |
| Sokağa indiğimde her şey değişikti. | Open Subtitles | عندما نزلت إلى الشارع كان كل شيء مختلفاً |
| Noel arefesinde aşağı indiğimde Noel ağacın dibinde adamın biri birşeyler yapıyordu. | Open Subtitles | عشية عيد الميلاد عندما نزلت... ورأيت رجل يعبث حول شجرة عيد الميلاد |
| İndiğimde ararım. | Open Subtitles | سأتّصلُ بكِ عندما أهبط |
| Seni yere indiğimde ararım, tamam mı? | Open Subtitles | سوف أحادثك عندما أهبط, حسناً؟ |
| İndiğimde arayacağım. Bye. | Open Subtitles | سأتصل بك عندما أهبط |
| Söyle de indiğimde bir dişçi kapıda beklesin. | Open Subtitles | جهــز طبيب الأسنان عند بوابـــــة وصولي |
| İndiğimde sana mesaj atarım. | Open Subtitles | سأراسلك لحظة وصولي |
| İndiğimde seni ararım. | Open Subtitles | سأتصل بك عنذ وصولي |
| Söyleyin indiğimde arasın. | Open Subtitles | أخبره بأن يتصل بي عندما تحط الطائرة |
| New York'a indiğimde adam bana talimatları yollayacakmış. | Open Subtitles | وأنهُ عندما اهبط هذا الرجل سيرسل لي التعليمات |
| Sen dosyaları hazırla, indiğimde konuşuruz. | Open Subtitles | إسحب الملفات وسنتحدث عندما اهبط |
| Yeniden aşağı indiğimde şapkası ve kabanıyla hâlâ orada oturuyordu. | Open Subtitles | وعندما نزلتُ مجدّدًا كانت لا تزال جالسةً هناك، مرتديةً قبعتها و معطفها |
| - İndiğimde seni ararım. | Open Subtitles | سأتصل بكِ عندما تهبط الطائرة |