Bu bir İngiliz'in bir İrlandalı'dan kısa ve öz olmasını istemesidir. | TED | وذلك شخص إنجليزي يطلب من شخص أيرلندي الاختصار. |
Bir İngiliz'in gözüyle bakarsanız, sırf büyüklüğü bile nefes kesici. | Open Subtitles | من وجهـة نظـر رجل إنجليزي فإن حجمهـا يـُذهـلك |
İngiliz'in ağzının payını verdi. | Open Subtitles | لقد لقن الإنجليز درسا ,درسا قاسيا للغاية! |
Kız tehlikede, köpek de onu tüyler ürperten İngiliz'in elinden kurtarıyor. | Open Subtitles | الفتاة في خطر والكلب ينقذها من الرجل الأنجليزي المخيف |
İngiliz'in gözünde bu yasal değildi. | Open Subtitles | انه غير قانوني ان يكون لدينا طفل انكليزي (شرعا) |
Angel, bu Wesley'in hatası değil ki, o İngiliz'in herşeyi mahvet... | Open Subtitles | أنجل, انه ليس خطأ ويسلي --بأن شخص بريطاني افسد حيا |
Her İngiliz'in evi kendi kalesidir. | Open Subtitles | كل منزل لمواطن إنجليزي هو قلعته الخاصة به |
"Boulogne" isminin, her İngiliz'in kalbinde iz bırakmasını istiyorum. | Open Subtitles | أريد اسم بولوني ..مطبوعا على قلب كل إنجليزي |
Fe-fi-fo-fum, Bir İngiliz'in kan kokusunu alıyorum. | Open Subtitles | في في فو فوم أَشُّم دمَّ رجل إنجليزي |
İngiliz'in biri bana şöyle dedi:.. | Open Subtitles | ورجل إنجليزي قال لي... |
İngiliz'in ağzının payını verdi. | Open Subtitles | لقد لقن الإنجليز درسا ,درسا قاسيا للغاية! |
O İngiliz'in çocuğunu taşıyor. | Open Subtitles | لأنها حبلى بطفل الرجل الأنجليزي. |
Lonra'da İngiliz'in biriyle tanıştı ve bu çılgın, tutkulu ilişkilerinden ben doğdum. | Open Subtitles | هي قابلت هذا الرجل الأنجليزي في "لندن". ومن ثمّ حضوا بهذه العلاقة العاطفية وهي أنجبتني. |
- Her İngiliz'in bir kalesi oluyor öyle mi? | Open Subtitles | كل انكليزي لديه قلعة؟ |
Rahmetli bir İngiliz'in dediği gibi "Sevgiye sahip olmak ve onu kaybetmek hiç sevmemiş olmaktan daha güzeldir" | Open Subtitles | وكما قال شخص بريطاني متوفٍ ذات مرّة: إنه "مِن الأفضل أن تكون قد أحببت وفقدته... مِن ألا تكون قد أحببت مطلقاً". |