Adam elinde İngiliz anahtarıyla mı uzaylı dünyalar arasında gidip geliyor? | Open Subtitles | ذلك الرجل يتنقل ذهاباً وجيئة بين العوالم الفضائية، مسلحاً بمفتاح سباك؟ |
Toretto bunu iki santim kalınlığında bir İngiliz anahtarıyla yapmış. | Open Subtitles | توريتو عمل هذا بمفتاح عزم اللي الربع ثلاثة. |
peki şefinizin ingiliz anahtarıyla ekip üyelerine saldırmasını nasıl açıklıyorsunuz? ! | Open Subtitles | وكيف تفسر مهاجمة القائد للجنود بمفتاح براغي ؟ |
Eğer soru yöneltmeme izin verirseniz.... ...ben de bu İngiliz anahtarıyla bir tane patlatmanıza izin veririm. | Open Subtitles | ...إن خضعت إلى اسئلتي فسأخضع إلى ضربة من هذا المفك |
Maria'nın kardeşinin İngiliz anahtarıyla vurmasına izin verecektin. | Open Subtitles | - -(أخو (ماريا كنت ستسمح له بضربك بذلك المفك |
Tabii taşaklarımı İngiliz anahtarıyla kopartma konusu da konuşuldu, eğer tekrar görürse. | Open Subtitles | لقد كانت تتحدث عن قطع عضوي بمفك براغي... إن رأتني ثانيةً... |
- İngiliz anahtarıyla bir vur yeter. | Open Subtitles | أضربيها بمفك وحسب |
Eğer uyuşturucu değilse ingiliz anahtarıyla ekip arkadaşlarına saldırmasını nasıl açıklayacaksın? | Open Subtitles | لانه إذا لم يكن سببه الكوكايين فكيف تفسر مهاجمة عدداً من الجنود وضابطين بمفتاح براغي ؟ |
Dünya'da senden başka sadece bir kişi var ve sana İngiliz anahtarıyla vurmasına izin veriyorsun. | Open Subtitles | لا يوجد سوى رجل واحد وتركته يضربك بمفتاح الربط |
İngiliz anahtarıyla valfı kapatmaya çalıştım. | Open Subtitles | حاولت عنوة إغلاق الصمام بمفتاح الربط |
Toretto bunu iki santim kalınlığında bir İngiliz anahtarıyla yapmış. | Open Subtitles | توريتو فعل ذلك بمفتاح ربط بسمك 2 سم |
Kafana İngiliz anahtarıyla vurabilirim. | Open Subtitles | يمكنني ان أضربك على رأسك بمفتاح الربط... |
Elimdeki İngiliz anahtarıyla ona vurdum. | Open Subtitles | وضربته بمفتاح كنت احمله |
İngiliz anahtarıyla vurdu. | Open Subtitles | لقد قام بضربه بمفتاح البراغي. |
İngiliz anahtarıyla kafana vurdum. | Open Subtitles | ضربتك على رأسك بمفتاح ربط |