"inince" - Translation from Turkish to Arabic

    • نهبط
        
    • تهبط
        
    • عندما تنزل
        
    • عندما نحط
        
    • تهبطون
        
    Sao Paolo'ya sivil ulaşım aracı istiyorum. İnince her şeyi anlatacağım. Open Subtitles واريد وسيلة نقل الى ساو باولو سأخبرك بكل شئ عندما نهبط
    - Fahin havaalanından ne kadar uzakta? - İnince söyleyeceğim. Open Subtitles كم يبعد فاهين عن المطار - سأخبرك حينما نهبط -
    Eminim inince seninle bunu konusacaklardır. Open Subtitles انها قصه من اجل الغد انا واثق انهم سيتحدثون اليك بشأنه عندما نهبط بالطائره
    Paraşütle çatıya inince, bunu takacaksın. Open Subtitles تهبط بالمظلّة في السقف، غشّ ترسك التكتيكي،
    Ses tellerindeki şişkinlik inince kendini daha iyi hissedeceksin. Open Subtitles سوف تشعر بتحسن عندما الآلم الذي في حبالك الصوتية تهبط
    Ve çok sinirlenirim... çünkü çatıdan ellerim boş inince, içim acır. Open Subtitles وأشعر بالاستياء ، لأن الأمر يؤذي كثيرا عندما تنزل عن السطح بدون أي شيء
    -Alana inince destek gerekebilir. Open Subtitles يمكننا الأستفادة من الدعم عندما نحط في أندريس
    Havaalanına inince, bir irtibat subayı tarafından karşılanacaksınız. Open Subtitles عندما تهبطون سيقابلكم مسئول حكومي سيتأكد من أوراقكم
    İnince Reid ve J.J. ile birlikte komuta merkezine gideceğim. Open Subtitles صحيح,عندما نهبط ريد و انا و جي جي سنذهب الى مقر القوة المشتركة
    Nereye gittiğimizi söyleyecek misiniz yoksa inince göz bağı da takılacak mı? Open Subtitles هل ستخبرنا إلى أين نحن ذاهبون ؟ أو سوف تسلموننا معصوبي الأعين عندما نهبط
    Morgan, inince Reid'le adli tabibe git. Open Subtitles مورغن،ريد،عندما نهبط توجهوا إلى الطبيب الشرعي.
    Morgan, inince Reid ile adli tabibe git. Open Subtitles حسنًا عندما نهبط مورغان، أنت وريد اذهبا إلى الطبيب الشرعي
    - Bu sana 50 dolara patlar. - Tamam. İnince veririm. Open Subtitles سيكلفك ذلك 50 دولارا - حسنا ، سأدفع لك عندما نهبط -
    İnince uyandır beni. Daha fazla konuşuruz. Open Subtitles أيقظيني عندما نهبط سنتحدث أكثر
    Pekala. Dave ve J.J., inince olay yerine gidin. Open Subtitles حسنا, عندما نهبط ديفيد أنت مع جي جي
    - İnince ararız. - Evet, arayacağız. Open Subtitles سنتصل بك عندما نهبط - نعم سنتصل بك -
    Eşim aşağı inince... Open Subtitles و أعتقد أن زوجتى تهبط الدرج - دعنى أملأه لك -
    İnince bayanı oğluna götürün. Open Subtitles حين تهبط خذ السيده كوبر لكى تأخذ أبنها
    - İnince beni ara. - Görüşürüz canım.. Open Subtitles اتصل بي عندما تهبط الطائرة - أراكِ لاحقاً يا حبيبتي -
    - İnince beni ara. - Görüşürüz canım.. Open Subtitles اتصل بي عندما تهبط الطائرة - أراكِ لاحقاً يا حبيبتي -
    Hani trenden inince büyük iki şeritli anayol var ya belki senin zamanında daha inşa edilmemişti, bilemiyorum. Open Subtitles فكما تعرف ، هناك هذا الطريق المزدوج الخاص بالسيارات عندما تنزل من القطار ربما كان موجودا عندما كنتَ هنا آخر مرة يا هاري
    İnince ve her gece yatmadan önce seni aramamı söyledin. Open Subtitles قلت لي أن أتصل بك عندما نحط و قبل الذهاب للنوم
    İnince mesaj atın, olur mu? Open Subtitles فقط أخبريني برسالة عندما تهبطون

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more