Birinin suyun altına inip köpek balıkları da floresan mı diye bakması gerekiyor. | TED | كان يتوجب على أحدهم النزول والتحقق ما إذا كانت القروش تتوهج أم لا. |
Benden aşağı inip o sabah giriş yapan yeni hastalardan birini değerlendirmemi istedi. | TED | طلبت مني النزول وتقييم إحدى المرضى الجدد التي قد وصلت مبكرًا من اليوم. |
Ama bu çok basit oldu, aşağıya inip Tanzania'ya bakalım. | TED | ولكن هذا تبسيط كبير للأمر فلنذهب للأسفل وننظر إلى تنزانيا |
Ve hayattaysa vagonunda mı kaldı yoksa trenden inip platforma mı gitti? | Open Subtitles | وإن كانت كذلك، هل بقيت في العربة أم أنها نزلت من القطار على المنصة |
Ben de aşağı inip bir şeyler yiyeceğim. Açlıktan ölüyorum. | Open Subtitles | و أنا سأنزل لتحضير بعض الطعام لي لأنّي أتضور جوعاً |
Randy ile birlikte aşağı güvenliğe inip,gözetim kayıtlarını tekrar inceleyelim. | Open Subtitles | راندي وانا سننزل الى الامن مرة آخرى ونستعرض أشرطة المراقبة. |
Sonra da aşağı inip tekmeyi bas. | Open Subtitles | خذى نفساً دعينا ننزل إلى الأسفل و نرفس مؤخرته |
Ama neden aşağı inip direkt olarak jeneratörden emmiyor ki? | Open Subtitles | لكن لما لا ينزل فحسب ؟ ويمتصها مباشرة من المفاعل |
O arabadan inip, onu ilk kez gördüğün zaman beni tuttun ve dedin ki: | Open Subtitles | ما إن خرجت من السيارة ورأيتها للمرة الأولى |
Bence aşağı inip yardım etmelisin ve bu sefer çantayı unutma. Anne... | Open Subtitles | اعتقد أنه عليكِ النزول ومساعدتهم ولا تنسي أن تحضري الحقيبة هذه المرة |
Pico'ya göre insan zincirde aşağı doğru inip canavarlaşabilirdi veya zincirde yükselebilir ve tanrılaşabilirdi, bu bizim tercihimizdi. | TED | البشر، وفقا لبيكو، يمكنهم النزول في السلسلة، والتصرف مثل الحيوان أو الصعود فيها، و التصرف مثل الإله، انه خيارنا. |
Komik bir şekilde her saat başı attan inip yürümek... | Open Subtitles | امور سخيفه ما بين النزول من على الأحصنه و السير كل ساعه |
Kafeteryaya inip geleceğimizi kurlamak için, bize zencefilli gazoz alacağım. | Open Subtitles | سأذهب للأسفل إلى الكافتيريا وسأحضر لنا بيرة الزنجبيل لنخب المستقبل |
Ama ben aşağı inip te ışıkları ve hediyeleri görünce... | Open Subtitles | و لكنني عندما نزلت و رأيت الأضواء و الهدايا |
Korkarım ki elimizde ne olduğunu bilmiyorum o yüzden aşağı inip bakmalıyım. | Open Subtitles | أخشى بأنني لا أعرف ماذا لدينا لذا سأنزل إلى الأسفل وألقي نظرة. |
Koşuyorduk ve aklımıza akarsuya inip, balık olup olmadığına bakmak geldi. | Open Subtitles | لقد ركضنا طويلا .. و أتينا بتلك الفكرة أننا سننزل إلى الجدول و نبحث عن أسماك |
Aşağı inip şu sizin yemeklerden yesek mi? Karnım zil çalıyor. | Open Subtitles | لم لا ننزل و نتناول طعاماً أنا أتضور جوعاً |
Seni görmek için durmadan bu merdivenleri inip çıkıyor. | Open Subtitles | إنه ينزل ويصعد على الدرج بين فترة وأخرى لرؤيتك |
Pekala, okurum, ama şimdi hemen arabadan inip gidersen. | Open Subtitles | حسناً سأقرأه لكن فقط إن خرجت من السيارة الآن |
Uyanıp, bodruma inip vasiyetimi okuman gerekiyor! | Open Subtitles | تحتاج إلى الاستيقاظ، و تنزل الى الطابق السفلي و تقرأ وصيتي |
Sürekli merdiven- lerden inip çıkamazsın. Biraz dinlenmelisin. | Open Subtitles | أنت لا تستطيعي الصعود والنزول على السلالم, أعطها راحة |
ama bu yüzden buradayım; belki başka bir merdivenden inip aynı trene binmiş olabilirler. | Open Subtitles | لكن من المحتمل ولهذا انا هنا أنهم نزلوا من أى سلم أخر واستقلوا القطار معها |
Jaume, lütfen aşağı inip hesabı öde. | Open Subtitles | جاومي ، هل تذهب للطابق السفلي وتدفع الفاتورة؟ |
Şimdi.. 3 kat aşağı inip.. bodruma gitmemiz gerekiyor tamam mı.. | Open Subtitles | يجب علينا أن نعبر ثلاث طوابق لنصل للدور الأرضي |
Daha sonra aşağıya inip her biriyle ayrı ayrı hassaslaşmayı düşünüyorum. | Open Subtitles | ولاحقا انا اخطط للنزول وان اصبح حساس مع كل واحدة منهم |
Atlarınızdan inip silahlarınızı yere bırakmanızı istiyorum. | Open Subtitles | ماذا تريدون منّا ؟ حالياً أُريدكم أن تنزلوا من على خيولكم وتضعوا أسلحتكم على الأرض |