Galiba, insanları kurtarmak için vinci kullanıyorlar. | Open Subtitles | نعتقد أنهم يستخدمون الرافعه لإنقاذ الناس. |
Artık bu şekilde yaşamak zorundayız bilmeseler bile, istemeseler bile insanları kurtarmak için gölgelerin içine çekilerek. | Open Subtitles | هكذا سوف نعيش الآن في الظلال لإنقاذ الناس حتى حينما لا يعرفون ذلك ولا يريدون ذلك |
Bana nasıl hızlı daha olacağımı, nasıl daha güçlü olacağımı insanları kurtarmak için güçlerimi nasıl kullanacağımı öğretmişti. | Open Subtitles | علمني كيفية الحصول على نحو أسرع، كيفية الحصول على أقوى و كيفية استخدام سلطاتي لإنقاذ الناس. |
Önce alarmı çalıştırdın peşimizde Wraithlerin olduğunu bile bile insanları kurtarmak için durdun. | Open Subtitles | أطلقت أجهزة الإنذار ثمّ توقفت لإنقاذ الناس... |
İnsanları kurtarmak için burada değilim, ve onları yargılamıyorum. | Open Subtitles | انا لست هنا لحماية الناس ولست هنا لاقاضيهم |
Arkanı döndün ve insanları kurtarmak için yeni bir mücadeleye mi giriştin? | Open Subtitles | ذهبت وبدأت عمل لإنقاذ الناس |
Babam araştırmalarını insanları kurtarmak için kullandı Damon. Çocukları, aileleri... | Open Subtitles | والدي سخّر أبحاثه لإنقاذ الناس يا (دايمُن)، أطفال وعائلات. |
Dünya'daki insanları kurtarmak için tek şansımız bu. | Open Subtitles | (براند) {\cH92FBFD\3cHFF0000}إنّها فرصتنا الوحيدة لإنقاذ الناس على "الأرض" |
İnsanları kurtarmak için oyalanıyorsunuz. | Open Subtitles | إنك تماطل لحماية الناس |