Herhangi bir karar vermeden önce, insanlarınızın arasına çıkmak ve bu tuhaf, mantıksız davranışların sebeplerini anlamam gerektiğini düşünüyorum. | Open Subtitles | قبل اتخاذ أي قرارات ،أعتقد اني أود الخروج بين شعبك ، والتعرف على أسس هذه الامور الغريبة ، والمواقف الغير معقولة. |
Pişmanlığınızı haykıracaksınız, ...ama insanlarınızın kalpleri ve kulakları size tıkalı olacak. | Open Subtitles | سوف تصرخ من أجل التوبة و لكن آذان و قلوب شعبك سوف تغلق أمامك |
Merhamet edin yüce kral ve insanlarınızın saygısını kazanın. | Open Subtitles | أظهر الرحمة أيها الملك العظيم و نال إحترام شعبك. |
İnsanlarınızın oradan gelmeleri mümkün değil. | Open Subtitles | من المستحيل أن يكون رجالكم ونساءكم قد آتوا من هناك |
İnsanlarınızın çoğunu zaten taşıdınız değil mi? | Open Subtitles | لقد نقلتم معظم رجالكم بالفعل ، أليس كذلك ؟ |
Ama konu şu ki, sizin insanlarınızın niyeti iyiydi. | Open Subtitles | و لكن النتيجة هي أن شعبك كانت نواياه طيبة |
"Büyük Baba", yani tüm insanlarınızın şefi onların seçtiği kişi... | Open Subtitles | الاب الكبير هو زعيم كل شعبك و اختير بواسطتهم |
Şey insanlarınızın tamamını güvende olacakları başka bir gezegene yerleştirebiliriz. | Open Subtitles | حسناً قد نكون قادرين على نقل شعبك كلّة إلى كوكب آخر حيث سيكونون في أمان |
Dur, dinozorları sizin insanlarınızın öldürdüğünü mü söylüyorsun? | Open Subtitles | مهلاً، هل تقصد أن شعبك من قتلوا الديناصورات؟ |
Birdenbire insanlarınızın ihtiyaç duyduğu kaynaklar kesilir. | Open Subtitles | فجأة، شعبك لن يكون لديّهم الأمدادات التييحتاجونها.. |
Deli olduğumu düşünmeden insanlarınızın bana saygı duymasında zorlanıyorum. | Open Subtitles | من الصعب على شعبك ان يرانى غير مجنونه. |
- Bütün insanlarınızın! - Onların yardımına güvenemeyiz. | Open Subtitles | كل شعبك - لا يمكننا الأعتماد على مساعدتهم - |
İnsanlarınızın çoğunu zaten taşıdınız, değil mi? | Open Subtitles | لقد نقلتم بالفعل معظم رجالكم ، أليس كذلك ؟ |