MO: Dahilik gerektiren bir iş değil bu. Bu araçlar apaçık belli ve insanlar da bu araçları istiyor. | TED | مورغان أونيل: انها ليست باختراع للذرة. هذه الأدوات هي واضحة والناس يريدونها لهم. |
Kusursuz bir gazeteci haber olacak hikayeleri toplamasını bilir ve insanlar da bunu okuyacaktır çünkü sansasyonel. | TED | صحفي ممتاز يعرف كيفية اختيار القصة التي سوف تتصدر عناوين الصحف، والناس ستقرأها لأنها جذابة. |
Acı hissetmeyen insanlar da vardır. | TED | هناك أشخاص لا يشعرون بالألم على الرغم من أن ذلك يبدو مثير .. ولكن إن لم تشعر |
Doyle, bu insanlar da ne? | Open Subtitles | دويل , من هؤلاء الناس بحق الجحيم ؟ ؟ |
Himalayalar, And Dağlarındaki insanlar da kendilerini keşfedemeden mi yaşıyorlar acaba? | Open Subtitles | الناس في جبال الهيمالايا, الانديز، هل يعيشون وفقا للمجهول ايضا ؟ |
Kanunlar kusursuz değil çünkü kanunları yapan insanlar da kusursuz değil. | Open Subtitles | القوانين ليست مثالية لأن البشر ، الذين أنشأوا القوانين ليسوا بمثاليين |
Eğlenceli olduğu sürece, komik bir fikre benzediği ve tanık olacak insanlar da eğlenceli vakit geçirecekler gibi göründüğü sürece, bu bizim için yeterli. | TED | طالما أننا نستمتع ويبدو أنها ستصبح فكرة ممتعة ويبدو أن الأشخاص الذين يختبرونها سيستمتعون أيضا، ثم ذلك كاف بالنسبة لنا. |
Yani, balik su hakkinda cok fazla bilgi sahibi degildir, ve insanlar da hava hakkinda cok fazla bigi sahibi degillerdi. | TED | أقصد، الأسماك لا تعرف الكثير عن الماء، والناس لم يكونوا يعرفون الكثير عن الهواء. |
Yanan insanlar da bu suyun içine atladı. | Open Subtitles | والناس الذين كانت ألسنة النيران قد طالتهم بـالفعل، قفزوا إلـى تلك البـقـع الـمشتـعـلـه |
Buradaki insanlar da polislerle konuşmuyor. Çinli olsun olmasın. | Open Subtitles | والناس لا يتحدثون معي شرطي سواء كنت صينيا ام لا |
Ve kulüplere takılan insanlar da tonla uyuşturucu çekiyor. | Open Subtitles | والناس فى تلك الملاهى يستعملوا الكثير من المخدرات |
Ve bu iş hattında çalışan insanlar da öyle. | Open Subtitles | والناس المنجذبة لهذا النوع من العمل هم كذلك خطيرين |
Tabii ki korkunç suçlar işlemiş insanlar da var. | TED | وبالطبع هناك أشخاص ارتكبوا جرائم فظيعة، |
Bu insanlar da ne böyle? | Open Subtitles | من هؤلاء الناس بحق الجحيم ؟ |
Evet, cehennemdeki insanlar da buzlu su istiyorlar. | Open Subtitles | , صحيح , حسناً الناس في الجحيم يريدون ماءاً مثلجاً |
Kanunlar kusursuz değil çünkü kanunları yapan insanlar da kusursuz değil. | Open Subtitles | القوانين ليست مثالية لأن البشر ، الذين أنشأوا القوانين ليسوا بمثاليين |
Ve inanılmayacak derecede beklenmeyen bir şey de, diğer insanlar da bu şekilde hissediyor ve görüyor. | TED | والشيء الغير متوقع أن الأشخاص الذين يشاهدون ذلك يتملكهم الشعور ذاته |
Çukurun altındaki insanlar da garip hayvanlardı. | Open Subtitles | و الناس فى قاعها كأنهم حيوانات من نوع غريب |
Ama buradaki diğer tüm insanlar da kim? | Open Subtitles | لكن من هؤلاء الحضور هناك؟ |
- Bu insanlar da kim? | Open Subtitles | من هم هؤلاء الأشخاص بحق الجحيم ؟ |
O zaman malikanedeki o insanlar da kim? | Open Subtitles | ثم من هم هؤلاء الناس العودة في القصر؟ |
Masaların yerlerini değiştirirsen insanlar da hoşnut kalmayacaktır. | Open Subtitles | وأعتقد أن الناس سيسقطون إذا حركتيها من أماكنها |
Buradaki insanlar da fikirlerini benimseyip şiddet için kullandılar. | Open Subtitles | بعضُ الأفرادِ هنا حرّفوا الرّسالة وإستخدموها للعُنف. |
Burada başka insanlar da var. | Open Subtitles | - لا ثمة أشخاص آخرون هنا أم أنك لا تأبه؟ |