O zaman bu, bir ört-pas olayının olduğunu ve bunun sandığımızdan daha büyük olduğunu ispatlar. | Open Subtitles | هذا البرهان يثبت ان هناك تغطية فوق الموضوع وهو أكبر مما |
Benim için her şeyi ispatlar. Bana geldin ve çok ilginç bir teklifte bulundun. | Open Subtitles | بالنسبه لى يثبت كل شىء.أنت أتيت لى وقدمت لى عرضا. |
Bu, adamın silahı buraya attığını nasıl ispatlar ki? | Open Subtitles | كيف يثبت هذا أن الرجل قذف السلاح من هنا ؟ |
Eğer askerlerimiz onları bozguna uğratırsa bu Çin'in artık çaresiz olmadığını ispatlar ve bağımsızlığın başlangıcı olur. | Open Subtitles | أنها ستثبت أن الصين لم تعد عاجزة ويكون بداية الحرية كل يتحدث مع صوت وطني |
Müzik gibi ispatlar. | Open Subtitles | براهين إيقاعها رائع |
Bu neyi ispatlar ki? | Open Subtitles | ما الذي يثبته هذا ؟ |
Bu ayrıca salgına Bixton'ın sebep olduğunu ispatlar. | Open Subtitles | إنه أيضاً يُثبت أن بيكستن ) سبب التفشّي ) |
Buyurun, en fazla onun yanında durduğumu ispatlar. | Open Subtitles | المضي قدما. كل ما يثبت هو جلست إلى جوارها. |
Bu sadece, saha ajanı olarak kalman gerektiğini ispatlar. | Open Subtitles | هذا يثبت أنه كان عليكِ أن تبقي كعميلة ميدانية |
Tetikçiler de kaç kişiyi öldürdüğünü kestikleri ayaklarla ispatlar. | Open Subtitles | والطريقة التي يثبت بها القاتل كم عدد الضحايا التي قام بقتلهم، بعدد الأقدم المقطوعة لضحاياه. |
Karım ölmedi ve ifadesi bunu yapmadığımı ispatlar. | Open Subtitles | زوجتي ليست ميتة وذلكَ يثبت أنّي لم أفعل ذلك |
Yüksek rütbeliler arasındaki hainliği ortaya çıkarmak öyle olmadığımızı ispatlar. | Open Subtitles | فضح الخيانة في أعلى صفوفنا يثبت أننا لسنا كذلك |
Belki bu, acele hüküm vermediğimi ispatlar. | Open Subtitles | لربما يثبت ذلك بأني لم استبق النتائج |
Dolayısıyla, saunaya gitti. İyi de bu neyi ispatlar? | Open Subtitles | إذن لقد قامت بالساونا,ماذا يثبت هذا؟ |
Evet blogum var. Bu neyi ispatlar? | Open Subtitles | إذاً لدي مدونة ماذا يثبت هذا ؟ |
Bu, tekrar ispatlar ki Kingsbridge halkı, Piskopos Waleran ve William Hamleigh tarafından acımasızca kullanılmıştır. | Open Subtitles | إنه يثبت مجدداً بأنه تم استغلال مواطني "كينجسبريدج" من دون وجه حق |
- Bu benim olmadığımı ispatlar, değil mi? | Open Subtitles | - سلبية - هذا يثبت - أنّني لست الفاعلة، صحيح؟ |
Bu sana komplo kurulduğunu ispatlar. | Open Subtitles | هذا يثبت أنه تم تلفيق التهمة لك. |
Papazın cesedini veririm ve anneyle oğlunun elindeki kozun ona zarar veremeyeceğini ispatlar. | Open Subtitles | سأعطيه جثة القسّ ووسيلةُ الضغط التّي ستثبت بأنّ الأمّ والابن ليسَ بوسعهما إمسّاسه بضرّ. |
Anneyle oğlunun elindeki kozun ona zarar veremeyeceğini ispatlar. | Open Subtitles | ووسيلةُ الضغط التّي ستثبت بأنّ الأمّ والابن ليسَ بوسعهما إمسّاسه بضرّ. |
Müzik gibi ispatlar. | Open Subtitles | براهين إيقاعها رائع |
Bu neyi ispatlar ki? | Open Subtitles | ما الذي يثبته هذا ؟ |
- Bu ispatlar ama. | Open Subtitles | أقول بأنّ هذا يُثبت |