Edward Fyers o uçağı Çin ekonomisini istikrarsızlaştırmak için vurduğunu sanıyordu. | Open Subtitles | (إدوارد فايرز) ظنّ أنّه يقصف تلك الطائرة لزعزعة الاقتصاد الصينيّ. |
Edward Fyers o uçağı Çin ekonomisini istikrarsızlaştırmak için vurduğunu sanıyordu. | Open Subtitles | (إدوارد فايرز) ظنّ أنّه يقصف تلك الطائرة لزعزعة الاقتصاد الصينيّ. |
Birleşik Devlet fonları ile ekonomiyi istikrarsızlaştırmak için her şeyi yaptılar. | Open Subtitles | ... (بتمويل من (الولايات المتحدة جرى العمل على قدم وساق (لزعزعة الأقتصاد (التشيلى |
Doğal olarak, Beyaz Saray'a göre ülkeleri istikrarsızlaştırmak bizim işimiz. | Open Subtitles | والآن البيت الابيض يعتقد أنها وظيفتنا في اعادة الاستقرار الى تلك الدول |
Doğal olarak, Beyaz Saray'a göre ülkeleri istikrarsızlaştırmak bizim işimiz. | Open Subtitles | والآن البيت الابيض يعتقد أنها وظيفتنا في اعادة الاستقرار الى تلك الدول |