"istilayı" - Translation from Turkish to Arabic

    • الغزو
        
    • غزو
        
    • إنْ أردت
        
    Bazıları bunun insan vücudunun ölüm anında katılaşarak kuvvetlendiği bu istilayı önlemek için olduğunu söyler. Open Subtitles البعض يقول ان ذلك لمنع هذا الغزو , جسم الإنسان في وقت الوفاة.
    Onları plajlarda tutarsak istilayı püskürtürüz. Open Subtitles إذا إستطعنا إبقائهم على الشواطيء سيفشل الغزو
    İstilayı yasallaştırmak için ona ihtiyaçları var. Open Subtitles هم يحتاجونها لتوقيع معاهدة لِجعل هذا الغزو قانونياً.
    Ama fark etmez. İstilayı aylar öncesinden biliyordum. Open Subtitles الأمر لا يهم, فأنا كنت أعلم عن الغزو منذ شهور
    Büyük bir istilayı durdurduk. Üç gün içinde sınırı aşacaklardı. Open Subtitles لقد أوقفنا غزو رئيسي منذ ثلاث أيام وهم يعبرون الحدود
    Bir sonraki gezegensel rotasyondan önce o ablukayı geçemezseniz istilayı ertelemek zorunda kalacağız. Open Subtitles اذا لم يمكنك اختراق هذا الحصار قبل دوران الكوكب القادم سيتوجب علينا تأجيل الغزو
    Gerilla taktiklerini ve kendi toprakları olmasının avantajını kullanarak istilayı durdurma aşamasına getirdiler. Open Subtitles بفضل استغلال حروب العصابات والظروف الطبيعية تمكنوا من إيقاف الغزو الروماني.
    Şey Lyonie'nin istilayı durdurmak için şansı olmadı. Open Subtitles بوس ليون لم تتح له الفرصة لان يوقف الغزو
    Onu feda etmek istilayı durdurmaya yarayacaksa buna değer. Open Subtitles يستحق التضحية به إذا كان هذا سيوقف الغزو.
    Victor'ın sana gösterdiği anında bu alanın, istilayı durduracak anahtar olduğundan bahsettiğimi söylemiştin. Open Subtitles قلت في الذاكرة أن فيكتور أظهر لك، كنت أتحدث عن كيف يمكن أن يكون هذا الفضاء مفتاح وقف الغزو.
    İstilayı engellemek için planı geliştirdiğimizde sen başarılı olacağımızı düşünmüyordun. Open Subtitles عندما ابتكرنا الخطّة لإيقاف الغزو... لمْ تعتقد أنّنا سننجح.
    Sadece Calais kahramanı değilsin. İstilayı sen yönettin. Open Subtitles أنت لست فارس "كاليه" فقط ولكن من قاد الغزو أيضاً.
    Bu sözüm ona istilayı biliyordun ama sır olarak sakladın. Open Subtitles أنك كنت تعلم عن هذا الغزو... ولكنك اخفيت الأمر
    Senatoya bu istilayı nasıl açıklayacaksın? Open Subtitles كيف ستشرح هذا الغزو للمجلس؟
    Bu istilayı siz komisyonda tartışırken insanlarımın zulüm görüp ölmeleri için seçilmedim ben. Open Subtitles أنا لم يتم إنتخابي لكي أشاهد شعبي يعاني و يموت... بينما أنت تناقش هذا الغزو أمام اللجنة!
    - Ve bir istilayı engellemiş oldu. Open Subtitles - وكنتيجة تمكنوا من تفادي الغزو --
    İstilayı durduramayız. Open Subtitles لا يمكن أن نوقف الغزو
    Eğer tüm istilayı durdurabilirsek biraz daha sert birşeyler içebilirim. Open Subtitles أما إذا هزمنا غزو فضائي كامل فأنا أفكر بشيء أقوى قليلاً
    Hadi! Gerçekten bütün istilayı durdurabileceğini mi düşündün? Open Subtitles هل حسبت حقاً أن هذا سيوقف غزو كامل؟
    Gerçekten bütün istilayı durdurabileceğini mi düşündün? Open Subtitles -هل تعتقد حقاً بأن هذا سيردع غزو بأكمله؟
    Uçan her baş belasında olduğu gibi istilayı bertaraf etmek istiyorsan hepsini ele geçirmek önemli. Open Subtitles ككلّ الآفات الطائرة إنْ أردت القضاء على الوباء... فمن المهمّ أنْ تقضي على الجميع

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more