"istisna yok" - Translation from Turkish to Arabic

    • لا إستثناءات
        
    • لا استثناءات
        
    • لا إستثنائات
        
    • بدون إستثناءات
        
    • بدون إستثناء
        
    • بدون استثناء
        
    • دون استثناء
        
    Üçgene ulaştığımız da duracağız. İstisna yok. Open Subtitles عندما تصل إلى المثلث نتوقّف، لا إستثناءات
    Tüm gece açığız, ücretler duvarda yazılı soru yok hiç bir istisna yok. Open Subtitles نحن نفتح طوال الليل، الأسعار على الحائط لا أسئلة، لا إستثناءات
    Ücretler hemen duvarın üzerinde. Soru yok hiç bir istisna yok. Open Subtitles الحقوق مذكورة هناك على الحائط، لا أسئلة، لا إستثناءات
    Bahane yok, istisna yok ya da kovulursunuz. Open Subtitles لا أعذار, لا استثناءات, وإلا سيتم فصلكم.
    İstisna yok. Anlaşıldı mı doktor? Open Subtitles لا استثناءات أهذا مفهوم يا دكتورة؟
    İstisna yok. Bunu kendin söyledin. Open Subtitles لا إستثنائات لقد قُتلها بِنفسكَ
    İstisna yok. Open Subtitles و بدون إستثناءات
    Herkes, ben interete yazdığım zaman öğrenecek. İstisna yok. Open Subtitles الجميع سوف يعلمون عندما أضعها في الإنترنت ، لا إستثناءات
    İstisna yok. Öylesi Komutanın isteklerine aykırı olur. Open Subtitles لا إستثناءات هذا يعكس رغبات قائد الإمبراطورية
    Teşrifatçılara, kesinlikle kimsenin biletsiz içeri alnmamasını söyleyin. İstisna yok. Open Subtitles أخبر مرشدي البوابات بالأسفل أن لا أحد يدخل بدون تذكرة، لا إستثناءات
    "Okuldan eve geleceksin. İstisna yok." Open Subtitles "مباشرة إلى المدرسة، مباشرة إلى المنزل" لا إستثناءات
    - İstisna yok. - Efendim, izin verin açıklayayım. Open Subtitles ـ لا إستثناءات ـ سيدي, دعني اوضح لك
    Yeni kim varsa tanışır. İstisna yok. Open Subtitles سيُعامل معاملة الجدد لا إستثناءات.
    Sadece getirdiklerim, istisna yok. Open Subtitles فقط تلك التي أحمل في ، لا استثناءات.
    İş üstündeki basın için de mi bir istisna yok? Open Subtitles لا استثناءات لعمل الصحفيين؟
    - Bunu biliyorlar. - İstisna yok. Open Subtitles يعلمون ذلك - لا استثناءات -
    İstisna yok, Michael hariç. Open Subtitles لا استثناءات باستثناء (مايكل)
    İstisna yok, mazeret yok. Open Subtitles لا إستثنائات ولا اعذار
    Kimsenin. Ve istisna yok. Open Subtitles و بدون إستثناءات.
    İstisna yok. Open Subtitles بدون إستثناء
    Evet, efendim. Bana sivil girişi yok, istisna yok dediler. Open Subtitles اجل , سيدي قال لا لمرور المدنيين, بدون استثناء
    - Grup emirleri, herkes katılacak. İstisna yok. - Gruptan ayrıldım Rob. Open Subtitles قواعد المجموعة كلّ الأيدي معًا دون استثناء

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more