Öyle bir dünyada yaşamak istiyoruz ki, emeğimizin, acımızın ve umutlarımızın bir zerresi bile boşa gitmesin. | TED | نريد أن نعيش في عالم لن يجعل جراماً واحداً من عملنا الشاق أو ألمنا أو أكبر أمانينا من دون أي سبب. |
JD: Evet; daha çok alaka demek hizmette daha az zaman demek ve bunun hiçbir sakıncası yok çünkü istiyoruz ki Twitter'a gelin, bir şey görün ve ondan bir şey öğrenin ve o şey sizi tekrar getirsin. | TED | نعم، زيادة وثاقة الصلة بالموضوع تعني تقضية وقت أقل على الخدمة، وهذا جيد جدًا، لأننا نريد أن نتأكد من أنك تأتي إلى تويتر وترى شيئًا على الفور تتعلم منه وتشجعه. |
Öyle bir dünyada yaşamak istiyoruz ki, kaybedilen hiçbir şey olmasın. | TED | نريد أن نعيش في عالم لن يضيع فيه شيء. |
Aksine, bütün işlemi öyle şeffaf bir hale getirmek istiyoruz ki haber yayın organları ve uluslararası gözlemciler ve isteyen herkes seçim verilerini kendi bilgisayarına aktarabilsin ve kendileri sayım yapabilsin. | TED | عوضاً عن ذلك نريد أن نجعل العملية برمتها غايةً في الشفافية بحيث تستطيع وسائل الإعلام والمراقبون الدوليون وأي شخص يريد تحميل كل بيانات الإنتخابات ويقوموا بعدّها بأنفسهم. |
Neden cerrah olmak istiyoruz ki? | Open Subtitles | لماذا نريد أن نكون جرّاحون على أيّ حال؟ |
Aklımdan geçmedi, Rick. Bunu düşünmeden edemiyorum. Neden Carl'ın bu dünyada yaşamasını istiyoruz ki? | Open Subtitles | لم تخطر ببالي يا (ريك)، فلا أستطيع التوقف عن التفكير بها، لمَ نريد أن يعيش (كارل) في هذا العالم؟ |