| İsveçli bir matematikçi, von Koch, çizgileri çıkarmak yerine çizgileri eklemeye karar verdi. | TED | عالم رياضيات سويدي, فان كوخ, قرر أنه عوضا عن محو الخطوط, فانه سيجمعها. |
| Brain Jr'ı karınıza yalan söylemesi için ve ailesi araba kazasında ölmüş İsveçli bir çocuk gibi davranmaya zorladığınız doğru mu? | Open Subtitles | هل هو صحيح أنك اجبرت براين الصغير ليكذب علي زوجتك ويدعي انه يتيم سويدي من هما والديه الذان ماتا في الحادث؟ |
| John, İsveçli gitmiş. Biri onu serbest bırakmış. | Open Subtitles | جون, السويدي ذاهب شخص ما يجب أن يطلق سراحة |
| Zavallı ıstakozu İsveçli aşçının elinden kurtarırlar. | Open Subtitles | ..وأنقذوا سرطان البحري هذا من الطباخ السويدي |
| Yatılı İsveçli dadı dediler ama ben senin resimlerinde gördüğümü sandım. | Open Subtitles | قالوا انها كانت سويدية الجنسية ولكن اعتقد أنني رأيت في صورك |
| İsveçli diskodan çıkınca, bu herifi olacak kıyma! | Open Subtitles | عندما يخرج فتاى سويد من السفينه هذا المغفل سينتهى |
| "İsveçli kızlar müthiş günde 3 tanesini beceriyorum. Mutlaka git." der. | Open Subtitles | ، الفتاة السويدية رائعة سأذهب لأقضي هناك 3 أيام |
| Suudi Arabistanlı, İsveçli veya Çek olması bir şeyi değiştirmez. | Open Subtitles | يمكن أن يكون من المملكة السعودية أو السويد أو التشيك |
| Ben de İsveçli antikacı bir müşterisi olan bir terapisti takip ediyorum. | Open Subtitles | أنا أعمل على مُعالج مُخادع يصدف أنّ لديه تاجر تحف سويدي كمريض. |
| İşte cevap; her İsveçli işadamı bunları her gün yapıyor. | TED | والجواب هو، كل واحد سويدي من كبار رجال الاعمال يفعل ذلك كل يوم واحد. |
| İsveçli bir kimsenin başına gelen köpek balığı saldırısı haftalarca başlıkları süsleyecektir İsveç'te. | TED | هجوم سمك القرش على شخص سويدي تتصدر عناوين الصحف لأسابيع في السويد. |
| İsveçli masözler kocamanlar. İsveç köftesi gibi, İsveç masajı. | Open Subtitles | السويديون بارعون في التدليك، مثل كرات اللحم السويدية، التدليك السويدي |
| Bela Lugosi ve İsveçli güreşçi Tor Johnson'ın oynadığı. | Open Subtitles | مع بيلا لوغوسي والمصارع السويدي تور جونسن |
| İsveçli daha yavaş olsaydı kuşlar şapkasına yuva yapacaktı. | Open Subtitles | إذا السويدي أبطأ قليلاً ، لعششت الطيور في قبعته |
| Christian, İsveçli'yi Jannickie getir de biz de uyuyabilelim. | Open Subtitles | كريستيان .. هات لجانيك بنت سويدية كي ينام معها |
| Ya da isveçli temizlikçi kadın. Etnik kökenin bir önemi yok. | Open Subtitles | أو منظفة سويدية الإنتماء العرقي لَيسَ مهم |
| Başçavuşum, sizi arkadaşım İsveçli Johanson'la tanıştırayım. | Open Subtitles | اه , جانى , كنت لاود ان اعرفك بصديقى الضخم , سويد جوهانسون |
| -Bizim İsveçli diskodan çıkana kadar bekle! -Tabii ya! İsveçli! | Open Subtitles | ننتظر حتى ياتى سويد من سفينته - هوه ده , سويد , يا رجل - |
| Bir kere İsveçli kızlar burada olduklarından çok farklılar. | Open Subtitles | الفتاة السويدية لا تتصرف بالطريقة التي يتصرفن بها هنا |
| Seksi bir İsveçli aşk tanrıçası için şimdi üçe basın. | Open Subtitles | لعامرة الصدر السويدية ورائعة الجمال، إضغط 3 |
| Bugün Tacoma'lı Molly'nın İsveçli bağımlılığını yenmesini sağladınız. | Open Subtitles | اليوم ساعدتَ مولي مِنْ تاكوما تغلّبْ على إدمانِها إلى السويديين. |
| Hani danslı partide de o İsveçli herif sana asılmıştı. | Open Subtitles | تلك الليلة عندما ضربك هذا الفحل السويدى بصالة المراقصة |
| İsveçli! Onu besleyen benim İsveçli. | Open Subtitles | أيها السويدي، أنا الوحيد المسؤول عن إطعامُهُ أيها السويدِيّ. |
| Sizlerin Rus mu yoksa İsveçli mi olduğunu bilmemiz için. | Open Subtitles | لكي نعرف إن كنا سويديون أو روس |
| Amerikalı kadınları, İsveçli kadınları, Parislileri, taşralıları - herkesi. | Open Subtitles | النساء الأميركيات من السويديات من الباريسيات من النساء القادمات من الضواحي .. الجميع |
| İsveçli ekip çekilişte birinci sırada yer aldı. | Open Subtitles | حسناً, الفريق السويسري محظوظ كثيراً ليكون في المركز الأول من المسابقة |
| İsveçli gibi. | Open Subtitles | يبدو الكلام سويدياً |
| Evet, adı Malin. İsveçli. Bu oldukça güzel olacak. | Open Subtitles | نعم اسمها مالين انها سويديه |