"itham" - Translation from Turkish to Arabic

    • إتهام
        
    • أتهم
        
    • الاتهامات
        
    • متهم
        
    • اتهامك
        
    • يتهمني
        
    • تتهم
        
    • إتهامات
        
    • اتهامي
        
    • اتهامه
        
    • اتهم
        
    • اتهمت
        
    • اتهمني
        
    • أتهام
        
    • يتهم
        
    Adayımı buraya sürüklemek ve bu şirketi de itham altında bırakmak istemem. Open Subtitles أنظر ، أنا لا أُريدُ لسَحْب مرشّحي هنا وهذه الشركة موضع إتهام
    Gizli Servis'i, özellikle de bu "beyin takımı"nın emrine amade olan birimini itham ediyorum. Open Subtitles ثانياً : أنا أتهم الخدمات السرية و خاصة هذه العُصبة من الخدمات لتكون تحت تصرف هذا العقل الأعلي
    - Birisi düzmece itham etmiş olamaz mı? Open Subtitles هل يمكن أن يكون أحدٌ قد لّفق هذه الاتهامات ؟
    Scalia, Tommaso, Ceza Hukuku'nun 61, 575 ve 576. paragraflarında sözü geçen suçlara istinaden, 10 Mart 1937 tarihinde, Palermo'da, Spadafora Vincenzo, Speciale Antonio ve kızlık soyadı Mignemi, Scalia Rosa'yı öldürmekle itham ediliyorsunuz. Open Subtitles سكاليا تماسو أنت متهم بالجرائم على ضوء المادة 61 و575 576 من قانون العقوبات سببت الموت في باليرمو من مارس 1937
    Bu arada yalancı şahitlik yapmaktan itham edile bilinirsiniz. Open Subtitles و عندئذ سيدى, قد يتم اتهامك بالحنث باليمين
    İşlediğim çok farklı günahlar vardır, ancak asaletle hiç itham edilmemiştim. Open Subtitles أنا مذنب بأمور كثيرة لكن لم يتهمني أحد بالنبل من قبل
    Dikkatli ol Konseyin bir üyesine yapacağın yanlış bir itham en yüksek ihanettir. Open Subtitles ولكن احذر، أن تتهم زورًا أيّ عضو من المجلس فهذا يُعد يخانة عظمى
    Görebildiğim kadarıyla bir sonraki bölüm, hikayenin geri kalanı gibi, kişiliğime karşı doğrudan bir itham içermiyor. Open Subtitles على حد علمي, الفصل التالي لا يحتوي على إتهامات مباشرة موجهة لشخصي كبقية القصة
    Beni barışçıl karaktere sahip olmakla nasıl itham edersiniz Sinyora? Open Subtitles كيف تجرأين على اتهامي سنيورة في تصرف مسالم
    Ve sen şu anda cezası idam olan bir suça karışmakla itham ediliyorsun. Open Subtitles والآن أنتِ مُدرجة بلائحة إتهام التي تحمل معها عقوبة الإعدام
    - Silah zoruyla. - Bu çok ciddi bir itham. Open Subtitles باستخدام فوهة السلاح - هذا إتهام خطير الذي توجهه -
    İşte bu aptalca ve asılsız bir itham. Open Subtitles هذه إتهام جنونيّ لا أساس له من الصحة
    Bu adamı küstahlığından ve ihanetten itham ederim. Open Subtitles أتهم هذا الرجل ألأسقف فيشر بالغطرسة والتهور وعدم الأخلاص
    Oğlum, işlemediği bir suçtan itham edildiğinde, daha kötüye gitti. Open Subtitles .وساءأكثر. عندما أتهم إبني بجريمة لم يرتكبها،
    Karşılıklı itham olmadan karımdan ayrılıyorum. Open Subtitles أنا جزء من زوجتي مع عدم وجود تبادل الاتهامات.
    Bu suç değil ama cesetler soymak ve hazineyi kendine saklamakla itham ediliyorsun. Open Subtitles وأنت متهم أيضا بالاحتفاظ بكنوزهم لنفسك ولا تسلم ممتلكاتهم الي الأمبراطور
    Bu arada yalancı şahitlik yapmaktan itham edilebilirsiniz. Open Subtitles و عندئذ سيدى, قد يتم اتهامك بالحنث باليمين
    Bütün herkesin önünde beni resmen Willhite'ı öldürmekle itham etti. Open Subtitles ببساطة إنه يتهمني بقتل " وايلهيت" وأمام الجميع
    O halde bunları neden cinayetle itham edilmeden önce söylemedin? Open Subtitles لماذا لم تقول هذا من قبل ان تتهم بالجريمه
    İtham duyduk, kanıt değil. Open Subtitles لقد سمعنا إتهامات وليس إثباتات
    Sadece işlemediğim suçlarla itham edilmek hoşuma gitmiyor. Open Subtitles انا فقط لا احب ان يتم اتهامي زورا بجرائم لم ارتكبها
    Ama onu itham etmeden evvel seninle konuşmak isteyeceklerdir. Open Subtitles سوف يرغبون في التحدث اليك قبل اتهامه
    Ricca, reformcu işçi Anthony Scarza... ve ailesinin öldürülmesinde suç ortağı olmakla itham edilmişti. Open Subtitles ريكا اتهم بالتآمر في جرائم قتل المصلح العمالي انتوني سكارزا و عائلتة
    Şayet karısı, kocasını itham ediyorsa o durumda da karısı, kocasının suçunu ispat etmelidir. Open Subtitles حسب القانون والشرع .. بينما , اذا اتهمت الزوجة زوجها عليها ان تثبت إدّعائها
    Gui onu savunduğum için beni sapkınlıkla itham etti. Open Subtitles عندها اتهمني برناردو جوي بالزندقة لأنني دافعت عنه
    Hayır, Alison'ın öldürüldüğü gece nerede olduğunu sorarsam itham olur; çünkü burada değildin. Open Subtitles لا، أنه... أتهام لي... كنت أسألك أين أنت...
    Her ikisinin de sebebi var ve her ikisi de birbirlerini Harry'i öldürmekle itham ediyor. Open Subtitles كلاهمالديهماحافزاًللجريمة، و كلاً منهم يتهم الآخر بالجريمة.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more