"itler" - Translation from Turkish to Arabic

    • المستذئبين
        
    • الكلاب
        
    • المُستذئبين
        
    • مستذئبين
        
    Bütün itler sürünün kurallarını kabul etmişti. Open Subtitles حتى جميع المستذئبين أذعنوا لقوانين الجماعة
    Ve durumumuz hakkında çok fazla bilgi vermeden, itler tarafından hedef alınan tek ailenin biz olduğumuzu buldu. Open Subtitles وبدون الكشف عن حالتنا اكتشف أننا الوحيدون المُستهدفين من قبل المستذئبين
    Bence bu itler uyuşturucu bulmak için. Open Subtitles أُراهنُ أنَ تلكَ الكلاب يُمكنها أن تشُم المُخدرات
    Çünkü itler itlik yapar. O kadar. Open Subtitles لأنّ الكلاب القذرة تلعب بقذارة هذا هو السبب
    Ben... sadece disiplin edilecek itler nedeniyle zor bir dönemden geçiyordum. Open Subtitles كُنت أعاني من وقت صعب بتأديب أحد المُستذئبين
    İtler kirli işlerine insanları bulaştırıyorlarsa çaresiz olmalılar. Open Subtitles المُستذئبين يئسوا إذا ما جلبوا إنسان ليقومو بعملهم القذر
    Birincisi, yeni itler üretiyorlar. Open Subtitles يحلون مستذئبين جدد
    İtler, babasının gözlerini oyarken ona zorla izletmişler. Open Subtitles لقد قال أن المستذئبين أجبروه عالمُشاهدة عندما اقتلعوا عينا أبيه
    - Eğer birlikte olursak İtler bizi yakalayamaz. Open Subtitles المستذئبين لا بستطيعون التغلُب علينا إذا كُنا مُتوحدين
    İtler aptal olabilir ama insanlar yerine bu odayı seçeceklerdir. Open Subtitles ..المستذئبين قد يكونون أغبياء لكنهم أذكى من أن يُسلموا هذه الغُرفة للبشر
    Geri dönmeliyim, başka İtler olabilir. Open Subtitles علينا الرجوع , ربما هناك المزيد من المستذئبين
    Ne zamandan beri itler birlikte çalışıyorlar? Open Subtitles منذ متى ويعمل المستذئبين معاً؟
    Bütün itler takip ve kayıt edildi. Open Subtitles كل المستذئبين تُعُقِبُوا وصُنِفوا جيد
    Defolun bakalım itler! Sersem köpekler, sizi yenebilirdik. Open Subtitles إذهبي أيها الكلاب الغبية كان علينا أن نأخذكم
    Burası bizim sularımız, soysuz itler, zira bizzat Yunanistan'ın şefkatli kolları kucaklar onları. Open Subtitles هذه بحارنا أيها الكلاب حيث تضمها أيدى اليونان الحنونة بنفسها
    Yemeğimden uzak durun, aç gözlü itler. Alın da şunu kemirin pire torbaları. Open Subtitles ابقوا بعيداً عن طعامي يا شجعين امضغوا هذا أيتها الكلاب الرثة
    Bilirsin, süper ince tilkiler, itler, tam itler. Open Subtitles تعلمين , الثعالب الناعمة جدا, الكلاب , والكلاب الحقيقية.
    - Bu itler bu gece kan dökecek yer arıyor. Open Subtitles هؤلاد الكلاب خارجا متعطشون للدماء الليلة
    Eğer tek kalırsa, bir İt olur, ve bütün itler gibi tek bir yerde yerleşmesine izin verilemez. Open Subtitles إذا ما كانت شَقِية , فهي مُستذئبة ومثل كل المُستذئبين فهي لن يُسمح لها ان تبقى في مكان واحد
    Joey herhangi bir koku almadan, itler onu öldürebilecek ve seni yakalayabilecek kadar yanınıza yaklaşabildiler. Open Subtitles أن المُستذئبين اقتربوا منه ليقتلوه وأسرك بدون أن يشُم شيئا؟
    Sana inanmak istiyorum ama gerçek şu ki itler seni öldürmedi. Open Subtitles أريد تصديقك , لكن الحقيقة أن المُستذئبين أطلقوا سراحك
    İlk olarak yeni itler üretiyorlar. Open Subtitles أولا , يحولون مستذئبين جدد

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more