| - Benim iyi arkadaşımdır. - Eski başkan yardımcısı mı? | Open Subtitles | ـ انه صديق جيد لي ـ تعنين نائب رئيسِ البلدية السابقِ؟ |
| O burayı kuran senatörü destekliyor ve benim çok iyi arkadaşımdır. | Open Subtitles | هو يمثل مجلس الشيوخ المؤسس هنا وهو صديق جيد لي . |
| İyi arkadaşımdır, beni çok sever. | Open Subtitles | انه صديق جيد لي انه يحبني كثيرا |
| Şu an en iyi arkadaşımdır kendisi. | Open Subtitles | إنه أفضل أصدقائي الجدد |
| - Şu anda mı? Şu anda. Ayrıca en iyi arkadaşımdır da. | Open Subtitles | -حالياً وهو أحد أفضل أصدقائي أيضاً |
| - En iyi arkadaşımdır. | Open Subtitles | هو بالتأكيد أفضل أصدقائي |
| Benim en iyi arkadaşımdır. | Open Subtitles | أنه افضل صديق لي |
| İronik olarak , benim iyi arkadaşımdır . | Open Subtitles | من المفارقات، أنه صديق جيد لي. |
| Hibbing, okul yıllarından beri iyi arkadaşımdır. | Open Subtitles | هيبينغ) كان صديق جيد) حتى أيام دراستنا فى |
| Ama Lynn benim iyi arkadaşımdır ve onunla beraber takılmaktan çok zevk alıyorum ama şimdi zevk almakta zorlanıyorum. | Open Subtitles | لكن (لين) صديق جيد لي, و انا حقاً احب التسكّع معه. و انا أعاني من وقتٍ عصيب في فعل ذلك حالياً. |
| Bay Moreno'na ile iyi arkadaşımdır. | Open Subtitles | أنا صديق جيد للسيد مورينو |
| Evet, iyi arkadaşımdır. | Open Subtitles | هو a صديق جيد. |
| -Bu eleman benim iyi arkadaşımdır. | Open Subtitles | - لقد كان أحد أفضل أصدقائي - |
| Jeremy küçüklüğümden beri en iyi arkadaşımdır. | Open Subtitles | جيريمي) ... هو أفضل أصدقائي) منذ أن كُنّا أطفالاً |
| Annabelle en iyi arkadaşımdır... | Open Subtitles | انابيل هو افضل صديق لي... |