"iyi bir şeyler" - Translation from Turkish to Arabic

    • شيئاً جيداً
        
    • شيء جيد
        
    • بشيء جيد
        
    • رأيا سديدا
        
    • شيئاً أفضل
        
    • شيء لطيف
        
    • ببعض الأشياء الجيدة
        
    • أيّ شئ جيد
        
    • بعض الخير
        
    • شيءٌ جيد
        
    • شيئا لطيفا
        
    • شيئاً جيدا مقابل
        
    • شيء جميلا
        
    Genelde, babanızın çılgın entrikaları TV'de iyi bir şeyler bulduktan hemen sonra boşa çıkar. Open Subtitles عادة مخططات أبوك ..المجنونة تفشل حالما يجد شيئاً جيداً في التلفاز
    Bir gün kızı onun iyi bir şeyler yaptığını anlayacak. Open Subtitles شيئ ما تستطيع طفلته الإشارة إليه قائلة بأنه فعل شيئاً جيداً
    Bana yaptıklarından sonra iyi bir şeyler olabileceği kimin aklına gelirdi ki? Open Subtitles من سيعتقد أبدا أن أي شيء جيد سيأتي بسبب ما فعلته بي؟
    İyi bir şeyler yapmak için fırsatım olabilirdi, şey gibi... Open Subtitles رصاصتي التي أطلقتها أملاً في عمل شيء جيد حقا..
    Ne olur iyi bir şeyler de söyleyin. Open Subtitles أفعل معروفاً بي، أليس كذلك؟ أخبرني بشيء جيد
    Ama arada bir de olsa iyi bir şeyler yakalıyorum. Open Subtitles من حين لأخر أملك رأيا سديدا
    Hâlâ şansın varken kendin için iyi bir şeyler yap. Open Subtitles أفعلى شيئاً أفضل لنفسك بينما مازالت لديك فرصة
    Profesyonel bir keklemede genellikle kekleyen en sonunda keklenenle ilgili iyi bir şeyler söyler. Open Subtitles في السخرية المهنية، عادةً ما يقول الساخرون شيء لطيف للمسخور منه بعد أن ينتهوا.
    Bana Tom Ripley hakkında iyi bir şeyler söyle. Open Subtitles أخبرني ببعض الأشياء الجيدة عن توم ريبلي
    Bundan iyi bir şeyler çıktığına sevindim. Open Subtitles حسناً أنا سعيد بأنه حدث شيئاً جيداً من كل هذا
    Miss Bangkok'u koydun oraya ve iyi bir şeyler yakaladın. Open Subtitles لديك ملكة جمال "بانكوك" هنا و أنت تفعل شيئاً جيداً.
    Tekrar yatırım yapıyorum. İyi bir şeyler yapmaya çalışıyorum. Open Subtitles و أقوم بإعادة إستثمارها و أحاول فعل شيئاً جيداً بها.
    Ama Tanrı, hayatınıza her gün iyi bir şeyler gönderir. Open Subtitles لكن كل يوم، يضع الله شيئاً جيداً في حياتك
    İyi bir şeyler duyması gerek. Open Subtitles وسيكون من الرائعِ بالنسبة لهُ أن يسمع شيئاً جيداً
    Gitmene izin verdim, çünkü iyi bir şeyler yapmaya odaklanman gerekliydi. Open Subtitles تركتك تذهب لأنك إحتجت على أن تركز على شيء جيد
    Geçen sene iyi bir şeyler yapmıştık, değil mi? Evet. Open Subtitles أعني لقد فعلنا شيء جيد العام الماضي، أليس كذلك؟
    Terapiye gitmeyince iyi bir şeyler oldu. Open Subtitles هناك شيء جيد حصل حين كنا نخرج سويا
    Bilmiyorum, iyi bir şeyler yapmak istedim. Bilirsin, yarısını kurtardım. Open Subtitles لا أعرف، حاولت أن أقوم بشيء جيد أتعلم، لقد أنقذت نصفهم
    Git bir yerlere, uzaklaş bu işten ve iyi bir şeyler yapmaya çalış. Open Subtitles فقط ارحل بعيدا اعتزل هذا العمل وحاول أن تقوم بشيء جيد
    Ama arada bir de olsa iyi bir şeyler yakalıyorum. Open Subtitles من حين لأخر أملك رأيا سديدا
    Neden herkes cumartesi günleri benden daha iyi bir şeyler yapıyormuş hissine kapılıyorum? Open Subtitles لماذا أشعر دائماً... أن الجميع يفعل شيئاً أفضل مني...
    Annem, yaptığın işle ilgili iyi bir şeyler söylemem gerektiğini söyledi fakat, hiçbir şey bulamadım. Open Subtitles حسنًا , أمي قالت أنه يجب علي أن أقول شيء لطيف عن العمل الذي تقوم به ولكن لم استطع أن أفكر في شيء
    Bana Tom Ripley hakkında iyi bir şeyler söyle. Open Subtitles أخبرني ببعض الأشياء الجيدة عن توم ريبلي
    İyi bir şeyler var mı? Open Subtitles أيّ شئ جيد هناك؟
    Aslında, iyi bir şeyler yapmak için hala geç değil. Open Subtitles حسناً , أتعلمين ليس الوقت متأخراً لعمل بعض الخير هنا
    Ona bugün iyi bir şeyler söyleyin, güzel hiçbir şey olmasa bile. İyi bir haber duymaya ihtiyacı var. Open Subtitles زفي إليها خبراً جيداً اليوم، وإن لم يحدث شيءٌ جيد فهي بحاجةٍ إلى بعض الأخبار الجيّدة
    Ölen hakkında iyi bir şeyler söylenmeli galiba. Open Subtitles أفترض على شخصا ما ان يقول شيئا لطيفا للرجل الميت
    Bu hatamızdan sonra iyi bir şeyler yapmak istiyordum. Open Subtitles أردت أن أفعل شيئاً جيدا مقابل كل شىء فعلناه خاطئاً
    Dünyayı zehirleyen bir şey sunmak istemiyorum iyi bir şeyler yapmaya çalışıyorum. Open Subtitles لا اريد ان اسمم العالم بالنفايات اريد ان اضيف شيء جميلا للعالم

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more