"iyi haber ise" - Translation from Turkish to Arabic

    • الخبر الجيد هو
        
    • الأخبار الجيدة هي
        
    • الخبر السار هو
        
    • لكن الأخبار الجيدة
        
    • اﻷخبار الجيّدة هي
        
    • الأخبار السارة هو
        
    • الاخبار الجيدة
        
    • الاخبار الجيده
        
    • ولكن الأخبار الجيدة
        
    • والخبر السار هو
        
    • في الجانب الجيد
        
    • لكن الخبر الجيد
        
    • الخبر الجيد أن
        
    • الخبر الجيّد
        
    • البشرى هي أن
        
    İyi haber ise para hala bir yerlerde, büyük olasılıkla kurumun özel ağında. Open Subtitles الخبر الجيد هو وجود المال بمكان ما على الأرجح في شبكة خاصة بالوكالة
    İyi haber ise, insanlara istediğimi alana kadar eziyet etme yeteneğimin olması. Open Subtitles الخبر الجيد هو أني أملك موهبة في مضايقة الناس حتى يمنحوني ما أريد.
    İyi haber ise, sahip olduğun tek aile o değil. Open Subtitles ولكن الأخبار الجيدة هي ليست العائلة الوحيدة لديك بعد اليوم
    İyi haber ise onları manipule edebiliyorsunuz TED و لكن الخبر السار هو أن باستطاعتك التحكم بها
    Peki, iyi haber ise tüm cinsel faaliyetler için... yeterince sağlıklı olduğunu ifade edebilirim. Open Subtitles حسنا الخبر الجيد هو انه يمكنني ان اعلن انك بصحة كافية لأي و كل الأنشطة الجنسية
    Ama iyi haber ise, tüm kalbinle aramızda kesinlikle romantik bir ilişki olmadığını söyleyebilirsin. Open Subtitles و لكن انظري, الخبر الجيد هو يمكنك القول بكل مصداقيه بأنه ليس هنالك شيء بيننا عاطفياً
    İyi haber ise artık veda etme vaktimiz geldiyse de hepiniz buradan gerçek dünyada başarı getirecek referanslardan yoksun kalmadan donanımlı, üniversite sıralarında ilerleyerek 20. yüzyıl sanayi toplumunun mutlu, enerjik üyeleri olacaksınız. Open Subtitles الخبر الجيد هو رغم أننا على وشك أن نفترق لن يغادر أحدكم هنا مفتقداً للإمكانيات من أجل النجاح في العالم
    Pekala, iyi haber ise görünüşe göre ilk filmin çok güzel tepki aldı. Open Subtitles حسنا, الخبر الجيد هو أن "متحركك" الأول جذب الكثيرين المقصود بالمتحرك هو الفيلم
    İyi haber ise artık korkmuyorum. Open Subtitles الأخبار الجيدة هي أنا لم أعد مذعورة بعد الآن
    İyi haber ise, bunu bana karşı kullanamayacaksınız. Open Subtitles ، لكن الأخبار الجيدة هي لن تحمل الضغينة ضدي
    İyi haber ise Abydoslular'ın çoğunu kurtarmayı başardık. Open Subtitles الأخبار الجيدة هي أننا استطعنا أن ننقذ معظم الأبيدوسيين .
    İyi haber ise, polis ve medya.. Open Subtitles الخبر السار هو ان الشرطة ووسائل الإعلام..
    İyi haber ise başka birisiyle yatmadığını anladık. Open Subtitles الخبر السار هو , لا يبدو انها تعاشر رجلا آخر
    İyi haber ise onu nasıl yok edeceğimizi biliyorum. Open Subtitles الخبر السار هو أنني أعرف كيف القضاء عليه
    Ama iyi haber ise, o adamı bir kaşık suda boğabilirim. Open Subtitles لكن الأخبار الجيدة أنه يمكنني بلع هذا الحقير بكوب ماء صغير
    İyi haber ise bugün bunu değiştirdiğimiz. Open Subtitles اﻷخبار الجيّدة هي أن نغيّر ذلك هذا اليوم.
    İyi haber ise , bu gün hava güneşli, mevsim normallerinin 6 derece üzerinde. Open Subtitles الأخبار السارة هو اليوم يجب أن يكون مشمساً مع درجة حراراة القصوى تصل إلى 20 سيليزية.
    Yok, karanlığa kadar bekleyeceğiz. İyi haber ise bir 'sabit hat' buldum. Open Subtitles كلا, علينا انتظار حلول الظلام الاخبار الجيدة انني عثرت على الخط الارضي
    İyi haber ise başka alıcılar tarafından tespit edilemeyeceğiz. Open Subtitles الاخبار الجيده اننا لن نظهر على اجهزة استشعار احد
    Bu kötü haber. İyi haber ise merhamet doğal bir durum. TED هذه هي الأخبار السيئة. والخبر السار هو أن الشفقة فطرية.
    İyi haber ise, teknoloji lideri ve hayırsever Lex Luthor günün erken saatlerinde, polis departmanına 10 milyon dolarlık bir bağışta bulundu. Open Subtitles ...في الجانب الجيد تقنيات مهمة وإحسان... ...(ليكس لوثور)
    İyi haber ise, size başka bir havayollarından yer bulduık. Open Subtitles لكن الخبر الجيد أننا نستطيع أن نجد
    İyi haber ise, arabanın GPS sistemi var. Open Subtitles الخبر الجيد أن تلك السيارة تحتوي على جهاز تحديد مواقع
    İyi haber ise, bir ajan ona yakınlaşmayı başardı. Open Subtitles ولم يحصلوا على شيء منها الخبر الجيّد, بأن هناك عميل واحد استطاع التقرّب إليها
    İyi haber ise kızın uyuşturucu bağımlısı ve sen de ölüsün. Open Subtitles البشرى هي أن ابنتك مدمنة مخدرات وأنت ميتة سلفاً.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more