Ondan kurtulmak iyi hissettirdiği için kocamı öldürdüm. | Open Subtitles | قتلتُ زوجي لأنّ التخلّص منه منحني شعورًا جيّدًا. |
Onu içimde hissetmek iyi hissettirdiği için kardeşimle sikiştim. | Open Subtitles | أُضاجع أخي لأنّ وجوده بداخلي يمنحني شعورًا جيّدًا. |
İyi hissettirdiği için yaptın. | Open Subtitles | بل فعلتِها لأنّها منحتكِ شعورًا جيّدًا. |
Ben de iyi hissettirdiği için yapıyorum. | Open Subtitles | أنا أفعل الأشياء لأنها تمنحني شعوراً جميلاً |
İyi hissettirdiği için içiyorum. | Open Subtitles | وأشرب الخمر لأن ذلك يمنحني شعوراً جميلاً |
Ya daha iyi hissetmek için aşırı derecede sempati gösterirler ya da ölümlülükten saklanmak iyi hissettirdiği için seni görmezden gelirler. | Open Subtitles | اما انه أفرط بتناول السكرين لأن منح التعاطف يجعله يشعر بتحسن او انه تجاهلك |
İyi hissettirdiği için içiyorum. | Open Subtitles | أشرب لأنّه يمنحني شعورًا جيّدًا. |
Ondan kurtulmak iyi hissettirdiği için kocamı öldürdüm. | Open Subtitles | ولقد قتلتُ زوجي لأن تخلّصي منه كان ليمنحني شعوراً جميلاً |
Onu içimde hissetmek iyi hissettirdiği için kardeşimle sikiştim. | Open Subtitles | ولقد ضاجعتُ أخي لأن وجوده في داخلي منحني شعوراً جميلاً |
Ya daha iyi hissetmek için aşırı derecede sempati gösterirler ya da ölümlülükten saklanmak iyi hissettirdiği için seni görmezden gelirler. | Open Subtitles | اما انه أفرط بتناول السكرين لأن منح التعاطف يجعله يشعر بتحسن او انه تجاهلك |