Bir kadınla kalabalığa karıştığında iyi olacaktır. | Open Subtitles | سيكون بخير عندما تكون النسوة مختلطات بالجمهور |
Ama diğer bir yanım ise belki de başka bir yerde iyi olacaktır diyor. | Open Subtitles | ولكن جزءاً آخراً منى يتمنى أنه سيكون بخير فى مكان آخر |
Çünkü o gün olanlar için beni suçluyor. Anneni çaldığım için beni suçluyor. Ama iyi olacaktır. | Open Subtitles | لأنهُ يلومني على ما حد ذلك اليوم يلومني على سلبهُ أمكِ، سيكون بخير رغم ذلك. |
Sorun yok sadece biraz streslendi. Binanın etrafında bir tur atınca düzelir. İyi olacaktır. | Open Subtitles | انها بخير , انها فقط تشعر بأرق كنا ندور حول المبنى عدة مرات , ستكون بخير |
Evet. Biraz oksijen yetersizliği çekti ama iyi olacaktır. | Open Subtitles | نعم، تعاني القليل من نقص الأوكسجين لكنها ستكون بخير |
Ben eminin,sonunda iyi olacaktır. | Open Subtitles | أنا متأكدة أ،ه سيكون بخير في نهاية المطاف |
Bir süre kendini sorgulayacak, ama iyi olacaktır. | Open Subtitles | سيكون غير قادر على التخمين لفترة بسيطة, لكنه سيكون بخير. |
Tamamdır, arkadaşınız iyi olacaktır, ama onu bir hasteneye götürmeniz gerek. | Open Subtitles | حسنا صديقكي سيكون بخير ولكن عليكي أخذه للمشفى |
Ama diğer bir yanım ise belki de başka bir yerde iyi olacaktır diyor. | Open Subtitles | ولكن جزءاً آخراً منى يتمنى أنه سيكون بخير فى مكان آخر |
İyi olacaktır. Zenci iyi bir adama benziyor. Doğru değil mi, evlat? | Open Subtitles | سيكون بخير انه يضرب مثل فتى لطيف هيا زنجي زنجي زنجي |
- İyi olacaktır. - Biraz sosyalleşmesi lâzım. | Open Subtitles | سيكون بخير على الأغلب يجب أن ينضم لأخوية الطالبات |
- Dozunu vermeme izin ver, iyi olacaktır. | Open Subtitles | فقط اتركني اعطيه جرعته وكل شيء سيكون بخير |
Ama iyi birine benziyorsun. Eminim çocuğun da iyi olacaktır. | Open Subtitles | لكنّكِ تبدين إمرأة لطيفة، متأكدة أنّ طفلكِ سيكون بخير. |
İyi olacaktır. Hastaneden çıkınca konuşurum. | Open Subtitles | سيكون بخير , وعندما يخرج من المستشفى سأتحدث معه بهذا الشأن |
İsveçli'm biraz solmuş, fakat iyi olacaktır. | Open Subtitles | لغتي السويدية ليست جيدة ولكن أعتقد أنها ستكون بخير |
Biz sadece engebeli bir yola girdik ...ama şirket iyi olacaktır. | Open Subtitles | لقد مررنا بمرحلة عصيبة. لكنني أعتقد أن الشركة ستكون بخير. |
İyi olacaktır. Ianka ölümcül notayı söyledi. Marcus öldü. | Open Subtitles | ستكون بخير ، أدّت إيانكا لحن الموت ماركوس ميت |
İyi olacaktır. Sadece biraz zaman alabilir. | Open Subtitles | سوف يكون بخير هذا فقط سوف يستغرق وقتا |
Belki içinizde bir iki tane çok iyi şeker sayısını tahmin edebilen var fakat topluluğun büyük kısmının tahmini neredeyse hepinizden daha iyi olacaktır. | TED | قد يكون هناك شخص أو شخصين بارعين في تخمين عدد حبات الهلام و لكن بالنسبة للجزء الأكبر من تخمين المجموعة سيكون أفضل منكم ككل |
Bana sorarsan, Carlos'un ailesi onsuz çok daha iyi olacaktır. | Open Subtitles | رأيي هو ان أسرة كارلوس ستكون أفضل حالا من دونه |
Tamam, ona biraz koklamalık tuz verin, iyi olacaktır. | Open Subtitles | حسناً, فقط أحضري له بعض النّشادر وسيكون بخير |
İyi olacaktır. | Open Subtitles | وقالت انها سوف تكون على ما يرام. |
Şimdilik, tek kişilik hücre gibi bir yere konması daha iyi olacaktır. | Open Subtitles | سيكون من الأفضل لو وضع في مكان منعزل في الوقت الحالي |
Tehlikeli kimselere tehditkar olmayan bir biçimde yaklaşmanız çok daha iyi olacaktır. | Open Subtitles | أدِ عملك إنها فكرة جيدة أن يكون الاتصال الأولي مع من قد يعتبر خطراً |
Önemli değil, her şey iyi olacaktır. | Open Subtitles | تعلمون، كل الحق. انها سوف يكون على ما يرام. |
Seks yapmak istediğimiz gecelerde bizimle takılmaya çalışmasından daha iyi olacaktır. | Open Subtitles | سيكون افضل بكثير من ان تحاول ان تخرج معنا في الليالي التي نريد ان نتضاجع فيها |