Aman tanrım! Yazan kişi seni iyi tanıyor, cevapları sadece o verebilir. | Open Subtitles | من كتب ذلك يعرفك جيداً, و هو الوحيد القادر على أجابتك |
Çünkü, bunları bırakan kişi beni çok iyi tanıyor gibiydi. | Open Subtitles | لأن الشخص الذي يترك هذه الأشياء يبدو انه يعرفني جيداً.. |
Muhtemelen. Beni benden daha iyi tanıyor. | Open Subtitles | على الأغلب, فهي تعرفني أكثر مما أعرف نفسي |
Adamın harita çizimi çok boktan olabilir ama ağaçlarını iyi tanıyor. | Open Subtitles | يرسم الرجل خريطة سيئة ولكنه عليم بأشجاره |
Onları çok iyi tanıyor gibisin. | Open Subtitles | يبدو بأنك تعرفها جيدا |
Yani...onu, elbise alacak kadar iyi tanıyor musun? | Open Subtitles | أعني... هل تعرفها جيداً لدرجة تعطيها فستان؟ |
Nerede gömülmek istediğini bildiğinize göre birazdan daha iyi tanıyor olmalısınız. | Open Subtitles | لابد أنك تعرفها أكثر من هذا إذا عرفت أين أرادت أن تُدفن |
Muhtemelen bizi birbirimizden iyi tanıyor şu an. | Open Subtitles | الآن لأنه يعلم كل واحد منا. |
Dürüst bir şekilde Mike'ın yeniden en iyi arkadaşım olduğunu söyleyebilirim, ...o beni herkesten daha iyi tanıyor. | Open Subtitles | أستطيع القول بصراحة بأن مايك صديقي لمقرب مجدداً وهو يعرفني أفضل من أي شخص أخر |
Tamamını bitirdikten sonra hala senin hakkında olduğuna inanıyorsan o zaman kitabı yazan kişi seni çok iyi tanıyor demektir. | Open Subtitles | ولو بعد قرأته فى مجمله مازلت تصدق أن موضوعه عنك أذا سيكون من قام بتأليفه يعرفك جيداً جداً |
Seni çok iyi tanıyor, sana asla gerçekleri söylemez. | Open Subtitles | إنه يعرفك جيداً ، ولن يخبرك بالحقيقة أبداً |
Beni artık iyi tanıyor ve çok da zeki bir çocuk. - Bu partiyi benim düzenlemediğimi hissedecektir. | Open Subtitles | الآن هو يعرفني جيداً ، و أنه ذكياً لذا إذا لم أشارك بتحضير تلك الحفلة ، سوف يشعر بذلك |
Artık beni çok iyi tanıyor. | Open Subtitles | يعرفني جيداً الآن |
Muhtemelen. Beni benden daha iyi tanıyor. | Open Subtitles | على الأغلب, فهي تعرفني أكثر مما أعرف نفسي |
Adamın harita çizimi çok boktan olabilir ama ağaçlarını iyi tanıyor. | Open Subtitles | يرسم الرجل خريطة سيئة ولكنه عليم بأشجاره |
-Onu iyi tanıyor olmalısınız. | Open Subtitles | - لابد انك تعرفها جيدا. |
Seni hiç böyle formda görmemiştim. Onu iyi tanıyor musun? | Open Subtitles | -هل تعرفها جيداً ؟ |
Nerede gömülmek istediğini bildiğinize göre birazdan daha iyi tanıyor olmalısınız. | Open Subtitles | لابد أنك تعرفها أكثر من هذا إذا عرفت أين أرادت أن تُدفن |
Tahmin edin Bay Douglas'ı kim iyi tanıyor? | Open Subtitles | خمّنوا مَن يعلم كل شيء عن الأستاذ (دوغلاس)؟ |
Bu kitap beni kendimden daha iyi tanıyor. | Open Subtitles | هذا الشيء يعرفني أفضل مما أعرف نفسي |
Telefondaki adam, seninle hiç yüz yüze gelmedi fakat seni benden çok daha iyi tanıyor. | Open Subtitles | ذلك الرجل بمكبر الصوت لم يرك حتى و يعرفك أفضل مني |
Sorun şu: O bizi, bizim kendimizi tanıdığımızdan daha iyi tanıyor. | Open Subtitles | -المشكلة أنّه يعرفنا أفضل مما نعرف أنفسنا . |
E-postalarını okuyacak kadar iyi tanıyor olabilir. | Open Subtitles | ربما هو يعرفه جيداً بما يكفي لقراءة رسائله الإلكترونية |
Çocukluğunuzdan beri birliktesiniz. Onu her zaman benden daha iyi tanıyor olacaksın. | Open Subtitles | لقد عرفتيه منذ أن كنت رضيعة وأنتِ تعرفينه أفضل مني |
Hayır, seni iyi tanıyor. | Open Subtitles | لا , انها تعرفك جيداً |
Kendisi beni herkesten iyi tanıyor. Benim böyle bir adam olmayacağımı en iyi o bilir. | Open Subtitles | إنها تعرفني أفضل من أي شخص وتدري أنه من المحال أن أكون ذاك الشخص |