"iyileşmedi" - Translation from Turkish to Arabic

• يتعافى
• تشفى
• يشفى
• تتعافى
• تلتئم
• يلتئم
• يتحسّن

Albert Blithe'ın, Normandiya'da aldığı Yaralar hiç iyileşmedi. 1948'de öldü.
لم يتعافى ألبرت بلايث من إصابته في النورماندي

Yuma'nın sol kolu tamamen iyileşmedi, ama savaşmasına engel olamaz.
ذراع يوما اليسرى لم تشفى تماما لكنها لا تثنيها عن القتال

Yaran daha iyileşmedi. Eğer başımız belaya girerse , ve dikişlerin yırtılırsa
جرحك لم يشفى بعد إن وقعنا بمشاكل وتمزقت خيوط جرحك

MT: Tesla'nın mucit olarak kariyeri hiç iyileşmedi.
م.ت: لم تتعافى مسيرة تيسلا المهنية كمخترع مطلقاً.

- O şey henüz iyileşmedi mi?
هذا الشيء ألم تلتئم حتى الآن؟

Yaran henüz iyileşmedi. Kendini fazla zorlama.
جرحك لم يلتئم بعد لذا لا تجهدي نفسكِ

Belki değilsindir. Adamın karaciğerinden bir vida çıkardık. İşin ilginci adam iyileşmedi.
لقد أزلنا آفة للتوّ من رئة الرجل والغريب أنّه لم يتحسّن

Anlamıyorum, iyileşmedi derken ne demek istiyorsun?
لا أفهم , ما الذي تعنيه إنه لم يتعافى من تلقاء نفسه ؟

Yani daha tam olarak iyileşmedi mi?
اذآ هذا يعني بأنه لم يتعافى كليآ ؟

Othanden'deki savaştan kalan yaraları daha iyileşmedi.
إنه لم يتعافى من جروحه التي عانى منها في ( أوثاندن ) ْ

En çok senin gelmeni isterim. Ama arenada aldığın yaralar daha iyileşmedi.
لن أفضل شخص غيرك ولكنك لم تشفى من جروح الحلبة

Yaraların henüz tam olarak iyileşmedi.
و ايضا جروحك لم تشفى تماما بعد

Karının ısırığı hala iyileşmedi. - Karım mı?
عضة زوجتك لم تشفى حتى الآن

Dirseğim, kolumun şu kısmı bir kere kırıldı ve asla tam olarak iyileşmedi.
مرفقي، هذا الجزء من ذراعي كسر من قبل ولم يشفى بشكل كامل

Hala iyileşmedi mi? Üzerine bastırabileceğimiz bir şey var mı?
جرحك كان منذ زمن لماذا لم يشفى بعد

O kadar zaman geçti. Hala iyileşmedi mi?
جرحك كان منذ زمن لماذا لم يشفى بعد

Kanamayı durdurduk fakat yaralarınız henüz iyileşmedi.
ولقد اوقفنا النزيف وانت لم تتعافى بالكامل

Yaşlılar yaranı kapattı ama daha iyileşmedi.
الحُكماء ضمَّدوا جراحك, لكنها لم تتعافى بعد.

Bir türlü tam anlamıyla iyileşmedi.
إنها لم تلتئم أبدا

Yaralarım hiç iyileşmedi.
كدماتي لم تلتئم أبداً

Hala tamamıyla iyileşmedi.
الجُرح لا يزآل لم يلتئم كُلياً

Daha eski yara bile iyileşmedi.
لم يلتئم الجرح القديم بعد

Hayır, iyileşmedi!
لا، لم يتحسّن