"iyisinin" - Translation from Turkish to Arabic

    • الافضل
        
    • للأفضل
        
    • الأفضل له
        
    • بالأفضل
        
    Ormanda o cadıyı kaybettiğimizde, en iyisinin kutuyu saklamak olduğunu düşündüm, bu yüzden, aynen sana söylediğim gibi, Giles'ın kabrine gömdüm. Open Subtitles عندما فقدنا تلك الساحرة في الغابة فكرت أنه من الافضل أخفائه لذلك مثل ما قلت لك بأني دفنته في قبر جيلس
    Ben ne olduğunu açıklarım, siz de en iyisinin ne olduğuna karar verirsiniz. Open Subtitles سأشرح له مالذي حدث و أنتما الاثنان بإمكانكما أن تقررا ما هو الافضل
    Başlamak için en iyisinin merhum babam olduğunu düşünüyorum. TED و ربما المكان الافضل للبدء به هو المرحوم ابي.
    Peki en iyisinin parasını kim verecek anne? Open Subtitles ومن سيدفع للأفضل يا أماه؟ لدينا مال بعد بيع بعض الأسهم
    En iyisinin bu olacağını düşünüyorsan o zaman emrine amadeyim. Open Subtitles اذا كنت حيًا ..إذا تعتقد أن هذا للأفضل فإذًا فأنا خاضِع ولائي لك
    Belki, kendisi için en iyisinin orası olduğuna emin olmak istiyordur. Open Subtitles ربما هي تريد ان تتأكد انه المكان الافضل لها
    Eğer içlerinden en iyisinin bir numaralı parti olduğuna karar verirsek limuzinle geri döneriz. Open Subtitles اذا كانت الحفلة الاولى هي الافضل سوف نعود إليها
    - Evet, biliyorum, onu düşündük ama bizim ve senin için en iyisinin oturup her olasılığı düşünmek olduğunu farkettik! Open Subtitles نعم, أعرف, أعرف, نحن أكتشفنا لذلك الحد لكننا فقط نعتقد أنه من الافضل لنا ولك لو كلنا تراجعنا و اعتبرنا جميع زوايا الامر
    Benden istediğin şeyi yaptım, çünkü kendimi Kirk için en iyisinin bu olduğuna dair ikna ettim. Open Subtitles سويت الي طلبت مني لاني اقنعت نفسي انه الشيء الافضل لكيري
    Veya daha iyisinin olamayacağını hissettikleri böyle bir yerde olmalarını. Hayatları boyunca bu en iyisi ve yarın herşeyin daha iyi olacağına dair bir umutları yok Ah. Open Subtitles او لا يشعرو انهم افضل ولا ياملو الافضل من الغد هذا الطفل بدا بالرفس بينما تتصل بي
    En iyisinin ne olduğu konusunda ikimiz de farklı düşünüyoruz. Open Subtitles انت وانا عندنا أفكـار مختلفه عن ماهوا الافضل
    En iyisinin meşgul olmak olduğunu düşündüm. Open Subtitles اعتقدت انه من الافضل لـ انت تعلم، البقاء مشغوله
    En iyisinin kim olduğunu biliyorum, çünkü kazananı dün gece burada duydum. Open Subtitles أعرف من هو الافضل لأنني سمعت الفائز هنا الليلة الماضية
    Ama en iyisinin bu olduğuna inansan keşke. Open Subtitles انا فقط اتمنى بان تثقي بأن هذه الطريقة الافضل للمساعدة
    Benim için en iyisinin olduğunu düşünüyorum. ve o hasta herifler için de en iyisi buydu. Open Subtitles ان هذا من الافضل لي والافضل لهؤلاء الاوغاد
    Ya da bekleyip en iyisinin olmasını umabiliriz. - Durum ne kadar kötü? Open Subtitles او يمكننا بالطبع الانتظار وان نامل الافضل
    Bn. Freeman genç beyinler için en iyisinin ne olduğunu bilir. Open Subtitles السيده فريمان تعرف الافضل لعقول الشباب
    Sen en iyisinin böyle olduğunu düşünüyorsan James'le memnuniyetle konuşurum. Open Subtitles أوه كلا , أنا أكثر من سعيد للتّحدّث إلى جيمس إن كنت تعتقدين أن هذا للأفضل
    Bırakmam konusunda bana söylediklerini çok fazla düşündüm en iyisinin bu olduğunu düşünüyorsan. Open Subtitles فكرت كثيراً بشأن ما قلتيه عنى وان ظننت ان ذلك للأفضل
    Eğer... en iyisinin bu olduğunu söylüyorsan. Open Subtitles إذا كُنتِ تعتقدين أن هذا للأفضل
    Kararını vermiş ve onun için en iyisinin ne olduğunu bilmesine izin vermeliyiz. Open Subtitles لقد أتخذ قراره وأظن أن علينا أن نسمح له بأن يُميز الأفضل له
    Bir çocuğa yanlış ile doğru arasındaki farkı öğretirsiniz, ve sonra en iyisinin olmasını ümit edersiniz. Open Subtitles تعلم الفتى الصواب من الخطأ ثم لا تملك سوى الأمل، لا تملك سوى الأمل بالأفضل.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more