"izleyeceğim" - Translation from Turkish to Arabic

• سأشاهد
• أشاهد
• وأشاهد
• لمشاهدة
• سأشاهدك
• سأراقب
• اشاهد
• سأشاهده
• أشاهدك
• أراقب
• أراقبك
• لمراقبة
• لأشاهد
• اشاهدك
• وأراقبك

Bugün o günahkâr kızın mahvoluşunu izleyeceğim.
لن أفوت هذا للعالم اليوم سأشاهد سقوط تلك الفتاة الزنديقة

Kanepede otururken ne izleyeceğim ben?
ولكن ماذا سأشاهد بينما أجلس على الأريكة؟

Daha sonra, su yatağına uzanıp, porno film izleyeceğim...
و أقفز في السرير المائي و أشاهد أفلام محظورة

İmzala da, daha High Line Park'a gidip otel pencerelerinde sevişen insanları izleyeceğim.
حتى يمكنني الذهاب إلى ذلك المتنزه الراقي وأشاهد الناس يتضاجعون على نوافذ الفندق

Bu kadar! "Televizyon Yıldızları'nın Savaşı"nı izleyeceğim ben.
اكتفيت ، سأذهب لمشاهدة معركة نجوم الشبكة

Şimdi, sen bu kaltaklardan birini becerirken seni izleyeceğim.
إذاً الآن سأشاهدك تضاجع إحدى هذه العاهرات

Bunu sana vereceğim ilaçlar yapacak ama sinirsel hareketlerini izleyeceğim.
المخدرات التي سأعطيها لكِ ستقوم بأغلب العمل لكني سأراقب نشاطك العصبي

- Bir sonraki dövüşünü izleyeceğim. - İzleyecekmisin?
ـ سأشاهد مباراتك القادمة ـ ستشاهدين المباراة القادمة ؟

Şöyle, siz beyler süitimi terk ederken ben de biraz televizyon izleyeceğim.
إذاً من أين سنبدأ؟ حسناً, سأشاهد بعض البرامج التلفزيونية, بينما تغادرون أيها السادة غرفتي

Şimdi de yalnız yemek yemeni izleyeceğim.
أولاً أشاهد رجل يخرج وحده ، ثمّ أراقبك تَأْكلُى لوحدك؟ لا.

Merak etme, Ray. Geride durup, izleyeceğim ben plak nasıl yapılır, öğreneceğim.
لا تقلق يا راي ، سأرجع إلي الخلف و أشاهد

Ben senin geleneksel görevini devralıp izleyeceğim.
لا ، أعتقد أنني سأعمل بقاعدتك التقليدية وأشاهد

Tamamı değil. Birazdan içeri gidip biraz lezbiyen pornosu izleyeceğim.
جزء منها، لاحقاً سأذهب لغرفتي وأشاهد أفلام إباحية لسحاقيات

makinayı kullanmam lazım. Bir hikaye için kaset izleyeceğim.
انني بحاجة الي الآلة لمشاهدة شريط يتعلق بالعمل

Bu yüzden kariyerin boyunca seni ev sahibi köşesinden izleyeceğim.
لأنني سأشاهدك تلعب من منصة المالكين لبقية حياتك الرياضية

Güzel, çünkü kahrolası vicdanındaki... şu ağır yükün ne olduğunu bulmak için, yaptıklarını izleyeceğim.
جيد، لأنني سأراقب نشاطاتك وأرى ما الذي يشعرك بتأنيب الضمير

Bu sebeple bir kaç ayımı Kaliforniya'da geçireceğim, bir kaç gösteri izleyeceğim belki güzel bir şeylere de rastlarım.
لذا سأقضي شهرين في كاليفورنيا، اشاهد بضعة عروض ربما التقي بشيء جيد، من يدري؟

Kendi çocuğumla. Büyümesini ve bir gün harika şeyler yapmasını izleyeceğim kişiyle.
مع طفلي الذي سأشاهده يكبر ويقوم بأشياء عظيمة يوماً ما ..

Zavallı bir Musevi kızı olarak, güzel sarışın amigoyla bütün ilginin senin üzerine toplanması izleyeceğim.
فقط فتاة يهودية حزينة أشاهدك أنت تحصل على إنتباه الجميع مع أجمل قائدة فريق التشجيع الشقراء.

Bu kadarmı sadece lanet kapıyımı izleyeceğim.
هل هذا كل ما أستطيع فعله؟ أراقب الباب اللعين فحسب؟

Bütün üst personel görüşmelerini de izleyeceğim.
بالإضافة لمراقبة كل اجتماعات الموظفين الكبار

Gidip biraz David Feherty izleyeceğim. Adam bir deha.
سأذهب لأشاهد دافيد فيهرتى قليلاً , هذا الرجُل عبقرى

Sen başla. Önce izleyeceğim.
لا ، ابتدأ انت سوف اشاهدك ماذا سوف تفعل اولا

Akşam yemeğinde, kocaman bir dilim işkembeli turta yemeni izleyeceğim.
للعشاءِ ، وأراقبك تأكل شريحة كبيرة من الفطيرة المتواضعة