Kendi beyin etkinliklerini izliyorlar, ve acıyı üreten sinirsel yapıları kontrol ediyorlar. | TED | أنهم يشاهدون طريقة تفعيل أدمغتهم ويقومون بالتحكم في المسارات التي تنتج الألم |
Oturuyorlar, akvaryumdaki balığı izliyorlar, 'İyi Ev İdaresi' adlı derginin oldukça eski baskılarını okuyorlar. | TED | يجلسون و يشاهدون سمكة ذهبية في حوض للأسماك، يقرأون من النسخ القديمة للغاية مجلة التدبير المنزلي الجيد. |
Bu ruhlar insanları, en çaresiz hayatın bile... harika olduğunu... hatırlamasını isteyerek izliyorlar. | Open Subtitles | هؤلاء الأشباح يراقبون يريدون من الناس ان يتذكروا أنه حتى أكثر الحيوات يأسا |
Şu anda bizi izliyorlar. Hissedebiliyorum. | Open Subtitles | إنهم يراقبوننا الآن بإمكاني الإحساس بذلك |
İki polis geldi. Şu anda seni izliyorlar. | Open Subtitles | لقد جاء أثنان من رجال الشرطة، وهما يراقبونك الآن |
Şu pencerenin arkasından bizi izliyorlar, ve bu oda da muhtemelen dinleniyordur, yani söylediklerine dikkat et. | Open Subtitles | إنهم يشاهدوننا من هذه النافذة هناك و هذه الغرفة بها أجهزة تنصت علي الأرجح لذا,خذا الحذر فيما ستقولينه |
Açıkça belirtti Ryan. Bizi izliyorlar. | Open Subtitles | "إنه يكشف اوراقه الينا , "رايان إنهم يراقبونا |
Başka şansları da yoktu. Ama yine de beni çok yakından izliyorlar. | Open Subtitles | لم يكن لديهم خيار ولكنهم يراقبونني عن قرب |
Küçük çocuklar bu videoları tekrar tekrar izliyorlar ve bunu saatlerce yapıyorlar. | TED | والصغار يشاهدون هذه الفيديوهات مرارًا وتكرارًا، ويستغرقون ساعات طويلة في مشاهدتها. |
Rapçilerin nasıl hareket ettiklerini ve elleriyle nasıl konuştuklarını izliyorlar. | TED | يشاهدون طريقة تحرك مغنيي الراب وتحدثهم بأيديهم. |
Bütün gün yemek yiyip film izliyorlar. | Open Subtitles | شيء رائع كما ترى أنهم يشاهدون أفلاماً طوال اليوم |
- İzliyorlar. Sevdiklerine eminim. | Open Subtitles | إنهم يراقبون ، أنا واثق من أنهم معجبون بهذا |
Test yapılan hayvanları yakından izliyorlar, ama henüz bir şey olmadı. | Open Subtitles | يراقبون الحيوانات التي أخضعوها للأختبار عن كثب لكن لم يظهر أي شيء بعد |
Kâhya ve hizmetçiler ayakta bekleyip izliyorlar. Hizmet ediyor, işlerini yapıyorlar. | Open Subtitles | و كبار الخدم و الخادمات يقفون يراقبون ، يقدمون الطعام و يقوموا بأشياء |
Çocuklarımız hayatları nasıl yaşayacaklarına karar vermek için bizi izliyorlar. | Open Subtitles | وأولادُنا يراقبوننا ليتعلموا كيفَ يعيشون بقية حياتهم |
- Ama bunu anlamanız gerek çocuklar. - Bizi izliyorlar. | Open Subtitles | لكن يجب أن تدركو ايها الصبية والفتيان انهم يراقبوننا |
Bizi sürekli izliyorlar ve ahlâki kesinlik ile meşguller. | Open Subtitles | هم يراقبوننا طوال الوقت وهم يتعاملون بأساليب أخلاقية مطلقة وسريعة |
O evrende de bu evrende de kafamın arkasında gözlerim var ve seni izliyorlar. | Open Subtitles | حسناً، فى كلا العالمين لدي عيون فى مؤخرة رأسي وسوف يراقبونك |
Kanıtla. Tlingan khol da-jatl-a? Yapma ,şu an bizi izliyorlar. | Open Subtitles | أثبت ذلك أوه ، هيا ، إنهم يشاهدوننا الآن |
Arkadaşlar, bizi durmadan izliyorlar. | Open Subtitles | يا رفاق، إنهم يراقبونا باستمرار.. |
Özür dilerim. Öğlen senle konuşamadım Mika. Beni izliyorlar. | Open Subtitles | آسف لعدم استطاعتي التحدث اليكِ سابقاً إنهم يراقبونني , ادخلي السيارة |
haberleri izliyorlar, interneti kullanıyorlar ve bu fotoğrafla karşılaşmışlar. | TED | ويشاهدون الأخبار والإنترنت، وتوصلوا إلى هذه الصورة. |
Öbür türlü bir umumi tuvalette ishal oluyorum ve de çocuklarım orada durup beni izliyorlar çünkü daha çok küçükler. | Open Subtitles | خلاف ذلك، يكون عندي إسهال في المراحيض العامة مع أطفالي واقفا هناك يراقبوني لانهم صغار |
Öyle tahmin ediyorum ki, hikayenizi takip eden tüm insanlar bunu izliyorlar akıllarındaki ilk soru 'Nasılsınız? | Open Subtitles | لذا أخمن أن لكل الناس الذين إتبعوا قصتكم و يشاهدونا الليلة السؤال البديهى الأول سيكون كيف حالكم |
Şimdi bile nefesleri ensemizde, ...dinliyorlar, izliyorlar. | Open Subtitles | إنهم يعدون حتى علينا أنفاسنا الآن يتنصتون ، يُراقبون |
Bana yardım ettiğini biliyorlar yani, seni de izliyorlar telefonlarımız, online aktivitelerimiz. | Open Subtitles | اذن فهم يراقبونكِ أيضاً هواتفنا و أنشطتنا |
Hava soğuk, insanlar evde oturup televizyon izliyorlar. | Open Subtitles | أنا أحب ذلك. الطقس بارد. الناس البقاء في المنزل ومشاهدة التلفزيون. |
Bizi izliyorlar. Bu arabayı daha fazla tutamayız. | Open Subtitles | انهم يتبعوننا من البدايهلا نستطيع قيادة هذه السيارة مدة اطول |
Tokan. Onu izliyorlar. Onu bana ver. | Open Subtitles | دبوس شعرك، إنهم يتعقبوننا به، أعطيني إياه |