"jabbar" - Translation from Turkish to Arabic

    • جبار
        
    • جبّار
        
    Crosby, Jabbar babası hakkında sorular soracağı yaşa doğru ilerliyor. Open Subtitles (كروزبي), (جبار) دخل في عمر يبداء فيه بالسؤال عن والده
    Jabbar'ı da seni de çok seviyorum ve sizi çok özledim. Open Subtitles إنني أحب (جبار) و إنني أحبكِ و إنني أفتقدكم يا رفاق
    Altı haftalığına Avrupa'ya gitmek Jabbar için en iyisi mi sanıyorsun? Open Subtitles تعتقدين بأن ذهابكِ لـ(أوروبا) ستة أسابيع ، الأفضل لصالح (جبار) ؟
    Jabbar ve Jasmine'in taşınması için bugün dört yer baktık. Open Subtitles تفقدنا حوالي خمسة منازل من اجل أن تنتقل هي و(جبار)
    Bari Katie'ye Jabbar'dan bahsettiğini söyle. Open Subtitles حسناً ، على الأقل هل قمت بإخبار (كيتي) بشأن (جبار)
    Adam, Jabbar olayını bilmene rağmen neden babalık testi yaptırmasını söylemedin? Open Subtitles (آدم) كنت تعلم بشأن (جبار) بأكمله ؟ حتى لم تقل له بشأن إجراء فحص الأبوّة
    Jabbar bu gece yatıya başkasında kalacaktı. Open Subtitles مرحباً (جبار) في الحقيقة الآن في عزّ نوّمه
    Jabbar için babalık testi istiyorum. Open Subtitles أريد أن أجري فحص الأبوّة أتعلمين من أجل (جبار)
    Jabbar'la yarın hayvanat bahçesine gidiyor muyuz hâlâ? Open Subtitles هل (جبار) و أنا لا نزال نستطيع الذهاب غداً لحديقة الحيوان ؟
    Zira eksik olma, hayatımı nasıl şekillendireceğimi söylediğin için Jasmine hıyarın teki olduğumu ve Jabbar'ın yanına bir daha yaklaşmamı söyledi. Open Subtitles لأن ، شكراً لكِ لأنكِ قلتِ لي كيف سأعيش حياتي (جازمين) الآن تعتقد بأنني أحمق و لا تريدني أن أقترب من (جبار) بعد الآن
    Cros, Jabbar'ın DNA'sının olduğu bir şey bul. Open Subtitles (كروز) فقط إعثر على شيئاً ما يساعدك الخاص بـ (جبار DNA على معرفة الـ)
    Jabbar son geldiğinde bunu bende bırakmış. Open Subtitles (جبار) ترك الفرشاة في منزلي المرة الماضية
    Jabbar, hava atmak hiç hoş bir şey değildir. Open Subtitles أوه ، (جبار) إن تلك ليست طريقة مهذبة للتباهي أنه مجرد مرسى
    Milo, Jabbar'a tenis kortumuzu göstersene. Open Subtitles (مايلو) لماذا لا تذهب أنت و (جبار) ليلقي نظرة على ملعب التنس ؟ أوه ، ملعب تنس ؟
    Jabbar'la vakit geçirmek istediğinde Jabbar'la vakit geçirmeni beklerdim. Open Subtitles عندما قمت بالطلب مني أن تقضي وقتاً مع (جبار) لقد توقعت نوعاً ما بأنك سوف تقضي وقتاً مع (جبار)
    Bu arada Jabbar'la seni Joel'in çarşamba günkü oyun grubuna dahil ettim. Open Subtitles على فكرة ، لدي صورة لك أنت و (جبار) أثناء اللعب الجماعي في يوم الأربعاء
    Bir de ödeşmek istersen diye şimdi aklıma geldi de babamla anneme Jabbar'dan bahsederken yanımda olsan nasıl olur? Open Subtitles و كما تعلمين ، ربما لجعله منصفاً أنا أحاول التأقلم مع ذلك ، لكن ماذا لو أتيتِ معي لإخبار أمي و أبي بشأن (جبار)
    Tüm günüm Jabbar'la geçecek, daha ne isterim? Open Subtitles -يوم كامل مع (جبار), مالذي يمكن ان يكون افضل؟
    Ses mühendisim Jabbar. Open Subtitles -رائع, من هذا؟ -هذا مساعد مهندس الصوت لديّ, (جبار )
    Sizin için ne kadar önemliyse Jabbar için dört misli önemli demektir. Open Subtitles -لأن هذا مهم جداً لنا -ضاعفي هذا اربع مرات, وستعرفي كم هذا مهم لـ(جبار )
    Geçen 55 senede, binbaşı Jabbar Pratap Singh, hiç bir mermide çizik bile almadı. Open Subtitles للسنوات الـ 55 الماضية ...ولا رصاصة كانت قادرة حتى على خدش (ماجور( جبّار برتاب سيناي

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more