Ne olursa olsun, tatili, Jake'in ailesiyle birlikte Turks ve Caicos Adaları'nda geçiriyoruz. | Open Subtitles | سنمضي العطلة في جزر توركس و كايكوس مع عائلة جايك مهما تطلب الأمر |
Jake'in ateşini ölçtüm, 41 derece gösteriyor. | Open Subtitles | ، لقد أخذت للتو درجة حرارة جايك ووصلت إلي 106 |
Sana Jake'in onu kendisiyle evlenmek için nasıl zorladığını anlattı mı? | Open Subtitles | هل أخبرتك عن تلك القصة عن أن جايك أجبرها على الزواج منه |
Ondan sonra Jake'in ne hakkında konuştuğunu bilmiyorum bile ama fark ettiğiniz gibi konuyu değiştiriyor. | TED | حقيقة لا أعرف حتى ما يتكلم عنه جيك بعدها، لكنك تلاحظ أنه يغير الموضوع. |
Baba, Jake'in yemeği için, evlilik yıldönümünde bize getirdiği Çin malı yemek takımını hazırla | Open Subtitles | با, عليك التأكد من ان جيك يأكل في الصحن الصيني طاقمه وباس الذي اهداه لنا بالذكرى السنوية |
Jake'in sayesinde sanırım yapbozun son parçasını da buldum. | Open Subtitles | شكرا لجيك,انا اظن ان معي القطعة الاخيرة لحل اللغز |
Tek yaptığım ona Noel tebriki ve arada birde Jake'in bir fotoğrafını göndermekti. | Open Subtitles | كل ما فعلت انني ارسلته بطاقات بالكريسمس وصور لجايك - انت لم ترسلي ابدا صو لجايك |
Biliyorum, Jake'in her zaman favori bayramı buydu. | Open Subtitles | انا اعلم,انه دائما العيد المفضل لجاك |
Jake'in arabasını gördüm, içindeydin. | Open Subtitles | و رأيت سيارة جايك تمر و أنتِ بالداخل تقاومينه |
Fark etmez çünkü Jake'in hesaplarına göre satın aldığınız bira ve likör miktarına bakılırsa stoklarınız hemen hemen şu anda bitiyor olmalı. | Open Subtitles | هذا لا يهم نظرا لحسابات جايك المبنية على كمية الكحول اللتي ابتعتوها فلم يتبقى لديكم أي منها |
Ama artık Charlie'nin yanında kalmayacağım bu yüzden kendime bir yer bulana kadar Jake'in eşyalarını buraya getireyim dedim. | Open Subtitles | لكن لن أمكث في منزل "تشارلي" بعد الآن "فاعتقدت بأنّه يجب أن أجلب أغراض "جايك حتى أجد منزلاً يخصّني |
Evet, adı "Amcasının Jake'in kıçını tekmelediği gün". | Open Subtitles | نعم.يقال عنه اليوم الذي عم جايك رفسه في مؤخرته |
Jake'in diş teli. Yıllar önce kaybetmişti. | Open Subtitles | اوه.انه مثبت اسنان جايك لقد فقد هذا سنوات مضت |
Babamın katilleri Jake'in peşinde. | Open Subtitles | قاتلوا أبانا يريديون النيل من جيك, يجب عليّ التحدث معهُ |
Ve Jake'in birden çıkıp bana merhaba diyeceğini düşünmeye başlıyorum. | Open Subtitles | و أظل أفكر ان جيك قد يأتى و يسلم على |
Ve Jake'in birden çıkıp bana merhaba diyeceğini düşünmeye başlıyorum. | Open Subtitles | أحيانا بعد العمل أذهب للمنتزه و أطعم الطيور و اظل أفكر ربما يظهر جيك و يقول مرحبا |
Jake'in sırrını söylergibi yapıyorum Böylece Jake sırrını söylediğimi, düşünecek ve... Kendiliğinden sana herşeyi anlataak. | Open Subtitles | أننى سأتظاهر بالهمس فسيظن جيك أننى أخبرك سرا ويعترف بالسر وبكل شيئ همست به فى أذنك |
Ve şimdi Jake'in sevecen biri olması ve sevgisini bu sevecenlikle ifade etmesi seni öfkelendiriyor. | Open Subtitles | ولاحقـا ً يظهر جيك ويظهـر حبـه من خـلال الرقـه .. |
Angela'nın katili Jake'in soyuyla eşleşti. | Open Subtitles | قاتل انجيلا كان متطابق عائلياً لجيك |
Jake'in üniversite öğrenimi için bir fon ayırdığımda "Artık çok oldun" diye sızlandım mı? | Open Subtitles | ؟ -هل بدأت بصندوق كليلة (لجايك). |