Jeffrey'nin senin için bir kaç şey yazmasını istemelisin. | Open Subtitles | يجب عليك الحصول الخاص جيفري ابن عم لكتابة بعض المواد لك. |
Benim Raja ile olan görüşmem Jeffrey'nin Claire ile olan görüşmesi kadar, ...iyi geçmemişti. | Open Subtitles | عودتي الى راجا ، لم تسر بالشكل الجيد مثل عودة جيفري مع كلير |
Jeffrey'nin koleksiyonundan biraz para çalmış. Ben... Ben, ben böyle bir şeye ihtimal vermiyorum. | Open Subtitles | لقد سرقت بعض العملات من مجموعة جيفري لا أظن بأن هذا صحيح |
Ve sen de Jeffrey'nin ölümü için ülkene kin gütmenin yolunu buldun. | Open Subtitles | و أنت وجدت طريقة لفش غِلك نحو بلدك لمقتل جيفري |
Jeffrey'nin mezuniyetini, Angela'nın çocuklarla gülmesini ailemin bensiz devam etmesini. | Open Subtitles | اسمع تخرج جيفري وانجيلا تضحك مع الصبية عائلتي اكملت حياتها بدوني |
Problem, şuradaki Jeffrey'nin arkadaşlarımı insan sakızlara dönüştürmeye çalışması. | Open Subtitles | المشكلة أن جيفري هذا يحاول تحويل أصدقائي لحلوى بشرية |
İki kardeş bağlantılı olduğu için de Jeffrey'nin sorunu da aktifleşti. | Open Subtitles | ومنذ ان ارتبط الاخوين اضطراب جيفري قد تفعل كذلك |
Jeffrey'nin odasında bir şey bulabilir miyiz diye baksak iyi olur. | Open Subtitles | ربما يجب أن نرى ما اذا كنا نستطيع العثور على أي شيء في الغرفة جيفري |
Onları kontrol altına alın ki ben de Jeffrey'nin nerede olduğunu bulabileyim. | Open Subtitles | فقط قومو بتأمينهم حتى استطيع ايجاد اين جيفري |
Jeffrey'nin Jaguar'ı, Wallies yakınlarında arıza yaptı. | Open Subtitles | تعطّلت سيارة "جيفري" قرابة حانة "واليس". |
İki haftada bir, Jeffrey ona acımadan girişince o da öcünü, Jeffrey'nin eşyalarından birini kırarak alır. | Open Subtitles | كل أسبوعين، ينهال عليها "جيفري" ضرباً، فتحاول الانتقام بتحطيم أحد أغراضه. |
Jeffrey'nin bize bir yer ayarlayacağını söylemiştim. | Open Subtitles | لقد أخبرتكم أن جيفري سيعتني بنا |
- Jeffrey'nin durumu iyi. Hayır, aslında, Michael için burdayız. | Open Subtitles | جيفري بخير لا, في الحقيقة هو مايكل |
Jeffrey'nin deyimiyle Sarah'nin aygirini takipteyiz. | Open Subtitles | في تعقب حصان سارة الجديد كما يقول جيفري |
Jeffrey'nin koleksiyonundan para çalmış. | Open Subtitles | لقد سرقت بعض العملات من مجموعة جيفري |
Jeffrey'nin doğduğu odanın hemen dışında. | Open Subtitles | تماماً خارج الغرفة التي ولد فيها جيفري |
Jeffrey'nin iyi olduğunu söylemek için aramıştım sadece. | Open Subtitles | انا فقط اتصلت حتى يعرفو ان جيفري بخير |
Jeffrey'nin bir suçu yok, o klasiklere inandı. | Open Subtitles | وبدون إهانة ل"جيفري" هو يؤمن بالكلاسيكيات. |
Uşağın Jeffrey'nin İngiltere'den geldiğini görüyorum. | Open Subtitles | رايت بأن خادمك جيفري عاد من انجلترا |
Jeffrey'nin alerjisi tehlikeliydi. | Open Subtitles | حساسية جيفري خطيرة |