"joel'in" - Translation from Turkish to Arabic

    • جويل
        
    Peki, yani tüm her şey, Joel'in vereceği karara bağlı. Open Subtitles حسناً, أنت تقول ان الوضع كله معتمد على قرار جويل
    Joel'in neden gittiğini açıklayacak tek sebep bu, değil mi? Open Subtitles ذلك السبب الوحيد الذي يشرح لماذا ذهب جويل أليس كذلك؟
    Oraya gidince Joel'in karısını baştan çıkarmaya çalışacaksın. Open Subtitles عندما تدخل هناك , ستقوم ببساطه بإغواء زوجه جويل
    Bu öğleden sonra genç Joel'in sosili sattığı alışveriş merkezine ne dersin? Open Subtitles بعد ظهر اليوم في السوق حيث يبيع جويل الصوصج؟
    Bay Chance Joel'in sizin gibi olmadığını anlamanız gerek. Open Subtitles سيد تشانس يجب أن تدرك إن جويل ليس واحداً منكم
    Joel'in bunu yapmasına izin verin, bu adamları buradan defedelim siz ve aileniz de hayatını geri alsın. Open Subtitles الان, دع جويل يفعل وهذا, وسوف نقوم إبعاد هؤلاء الرجال أنت وعائلتك سوف تعود حياتكم الى ما كانت عليه
    Joel'in yapması gereken tek şey bilgisayarı masanın üzerine bırakıp oradan uzaklaşmak, değil mi? Open Subtitles وكل ما سيفعله جويل هو وضع الحاسوب على الطاولة وبعدها يذهب بعيداً, صحيح؟
    Joel'in kitabını Hollywood'a satacağız. Open Subtitles جويل و أنا بحاجة للوصول لطريقة لإيصال كتابة إلى هوليود
    Ve %13'te Joel'in Zoe Hart için doğru kişi olduğunu düşünüyor. Open Subtitles ويعتقد 13٪ ان جويل هو الرجل المناسب لزوي هارت.
    %35 Joel'in Zoe için doğru kişi olduğunu düşünüyor. Open Subtitles أوه، 35٪ يعتقدون جويل هو الرجل المناسب لزوي
    Sana da söyleyeyim, dün geceden sonra Joel'in rakamları iki katına çıktı. Open Subtitles اوه هاي ساخبرك بان ارقام جويل تضاعفت منذ ليلة البارحه
    New York'taki, Joel'in Ağustos Böceği'nin Acısı'nı yazdığı kafe. Open Subtitles إنه مقهى في نيويورك حيث كتب جويل رثاء الزيز
    Joel'in yazma engeli sonunda ortadan kalkmış gibi görünüyor. Open Subtitles يبدو بان فترة الجمود لدى جويل وأخيراً أنتهت
    Seni bütün bu hasta çocuklarla baş başa bırakacağım için üzgünüm ama bu Joel'in önümüzdeki iki haftadaki tek boş zamanı. Open Subtitles أنا أسفة جداً لتركك مع هؤلاء الأطفال المرضى ولكن إنه وقت فراغ جويل الوحيد لمدة أسبوعين
    Sadaka vermiyorum Angelo. Joel'in borcunu kapatıyorum. Open Subtitles إنه ليست صدقة يا ,أنجيلو أنا فقط أسدد دين, جويل
    Joel'in bize öğrettiği bu çaresizliği aldık ve oyunun içine kodladık. TED لقد استخدمنا الضعف الذي تعلمناه من "جويل" في تصميم اللعبة. وقمنا بترميز اللعبة به.
    Joel'in kurtulabileceğini düşündüğümüz zamanlarda oyunun tasarımını kocama bırakmıştım. TED عندما اعتقدنا أن "جويل" قد يعيش؛ تركت تصميم الألعاب لزوجي.
    Fakat Joel'ın öldüğü geceden sonra bu arzu, Joel'in hayatını bir video oyunu yoluyla paylaşma arzusu -- bu karşı koyamadığım bir şeydi. TED لكن بعد الليلة التي توفّي فيها "جويل"، الشغف، وفرصة مشاركة حياة "جويل" من خلال لعبتنا كان أمراً لا يقاوَم.
    Keşke Joel'in kalbiyle, Berry'nin de sikiyle evlenebilsem. Open Subtitles الأمر, فقط لو كان بإمكاني أن أتزوج قلب "جويل" مع ديك "باري"!
    aletlerin kaybolması mı, Joel'in ortadan yok olması mı? Open Subtitles ماذا؟ ؟ اختفاء المعدات ام اختفاء جويل ؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more