"jones'u" - Translation from Turkish to Arabic

    • جونز
        
    Hizaya girip Bay Jones'u dinleyelim. Open Subtitles دعنا نُخطّطُ أنفسنا فوق بحيز ضيق ثمّ دعنا نَستمعُ إلى السّيدِ جونز.
    Hizaya girip Bay Jones'u dinleyelim. Open Subtitles دعنا نُخطّطُ أنفسنا فوق بحيز ضيق ثمّ دعنا نَستمعُ إلى السّيدِ جونز.
    Korkarım oldukça kötü, Bay Bingley. Bay Jones'u göndereyim de kıyafetlerinizi alsın. Open Subtitles ـ أخشى أنها ليست على ما يرام ـ سأستدعى الدكتور جونز
    Anne, senden Tom Jones'u koymanı istedim. Dinlemiyorsun. Open Subtitles أمي ، لقد طلبت منك وضع توم جونز لم تسمعيني
    Niye biri bana sahte Kate Jones'u gönderip de bunları duymamı istesin? Open Subtitles لقد حصلنا على شىء. لماذا يرسل شخص كيت جونز المزيفة ويريدنى ان اسمع هذا؟
    Sekiz gün önce Jones'u ağzında silahı ile buldum. Open Subtitles قبل ثمانية ايام وجدت جونز و قد وضع البندقية فى فمه
    BBC müdürü Bay Jones'u size takdim edeyim. Open Subtitles أسمحي لي أن أقدم لكي السيد كينان جونز منتج أفلام و مستضيف البي بي سي
    BBC müdürü Bay Jones'u size takdim edeyim. Open Subtitles أسمحي لي أن أقدم لكي السيد كينان جونز منتج أفلام و مستضيف البي بي سي أنا أعرفك
    Yani Margol Wilton'a saldıran kişi Carrie Jones'u da öldürmüş. Open Subtitles هذا يعني ان من هاجم مارجو ويلتن , قتل كاري جونز
    Pekâlâ, Indiana Jones'u duvardan çıkartalım. Open Subtitles حَسَناً، دعنا، نحصل على بعض المساعدة إنديانا جونز
    Ancak şimdi, karşımda Strokes'un baş solisti olmaya karar vermiş Indiana Jones'u görüyorum sanki. Open Subtitles لكنني الآن أراك وتبدو كأنك انديانا جونز قرر أن يصبح المغني الرئيسي لفرقة ستروكس أو شيء من هذا القبيل هذا جنوني أعلم هذا
    Jones'u uzun süre baygın tutacak miktarda sakinleştirici verilmiş. Open Subtitles مخدر وبجرعات عالية يمكن أن يجعل جونز فاقد للوعى تمامًا
    Pazarlık yaparken, maymun patilerini satarken sepetin içinde Indiana Jones'u ararken falan. Open Subtitles مساومه و تبيع كل كفوف قردك باحثاً عن اندينا جونز فى سله الخوص
    Birkaç yıl önce Van Jones'u okuduğumda ve o, 'Haydi yeşil yakalı pozisyonlar da olsun' dediğinde onu gerçekten ciddiye almıştım. TED قبل بضع سنوات، عندما قرأت (فان جونز)، وكتب: "دعونا نوفر وظائف تحافظ على البيئة في الحي،" أخذت كلامه على محمل الجد.
    "Bugün Allison Jones'u arayın. Yoksa verileriniz kaybolacak." Open Subtitles "إتصل بأليسون جونز اليوم أَو بياناتك سَتَكُونُ ستفقد بلا استرجاع"
    - Kış mevsimindeyiz bebek. - Cuervo Jones'u arıyorum. Open Subtitles انه الشتاء يا عزيزى انا ابحث عن جونز
    Beverly'nin tepelerine gidip Sally Jones'u bulmalıyım. Open Subtitles يجب علي الذهاب، الي "بيفرلي ."هيلز"، لأنقذ "سالي جونز
    Ancak, bu saat itibariyle, Sahil Güvenlik, helikopter kurtarma ekibinden Millard Jones'u aramayı resmen durdurdu. Open Subtitles على كل حال , حتى هذه الساعه رجالخفرالسواحلاوقفوابحثهم... لرجل الحرس الوطني الجوي وقافز النجاة السيد ميلارد جونز
    Bakın, telâfi edeceğim. Okul dans partisine Davey Jones'u getiririm. Open Subtitles إسمعن، سأعوض عليكن، سأحضر لكنّ (دايفي جونز) في حفلتكن الراقصة
    Hector Jones'u parçala-sat atölyesi işletmekten tutuklamakla tehdit edecektim. Open Subtitles كنت سأقتحم المكان وأوقع عملية السطو على " رأس " هيكتور جونز

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more