"kömürden" - Translation from Turkish to Arabic

    • الفحم
        
    Bu parça kömürden elmas yaratabilecek adam belki de benimdir. Open Subtitles ربما أنا هو الشخص الذي يستخرج الألماس من قاع الفحم
    Kömürde ızgaralanmış yiyeceklerin karakteristik tadının çoğu odundan veya kömürden gelmez. TED معظم طعم الشواء الفحمي لا يأتي من الحطب او الفحم.
    Ayrıca, bu kömürden elde edilen gelir 260 milyon dolar. TED بالاضافة الى ذلك, الأرباح من هذا الفحم تصل الى 260 مليون دولار.
    Görüyorsunuz ki Çin'de elektriğinin üçte ikisi kömürden sağlanıyor. TED ففي الصين يتم توليد ثلثي إنتاج الكهرباء تقريبًا باستخدام الفحم.
    "Eğer gerçekleri saklarsam cehenneme gideyim kızgın kömürden başka bir şey yemeyeyim ve kızgın koladan başka bir şey içmeyeyim. " Open Subtitles كرروا كلامي: إذا لم أقل الحقيقة فسأذهب مباشرة للجحيم حيث لن آكل إلا الفحم الناري
    Skot, sadece kömürden ve odundan kalan karbonla oluşur. Open Subtitles هذا لأنه مجرد بقايا كربــون صغيرة من الفحم والخشب.
    Petrol boldu ve kömürden bile daha ucuzdu, üstelik topraktan çıkarılması ve işlenmesi son derece kolaydı. Open Subtitles كان النفط وفيراً و أرخص حتى من الفحم, و أسهلُ إستخراجاً من الأرض و المعالجة.
    Kusurların var ama kusurlu bir elmas kusursuz bir kömürden daha değerlidir tabi bu kusurlar onun kırılmasına sebep olmadıkça. Open Subtitles لديك عيوبك الخاصة، ولكن عيب الألماس يستحق أكثر من عيب الفحم ما لم تلك العيوب ستسبب الهلاك
    kömürden başka bir şey olsaydı keşke diyeceksin. Open Subtitles فأنت ستتمنّى لو أنّك حظيت بشيءٍ آخر غير الفحم
    Derin yarada gördüğün mavi leke şekillendirilmiş kömürden geliyor. Open Subtitles الأزرق الذي رأيته في طعنة الجرح هو نتيجة الفحم المتحجر
    - Açıkçası bu ülkenin enerjisinin yarısı kömürden geliyor. Open Subtitles لأكون صريح معك أيها المأمور نصف كهرباء هذه البلد قادم من الفحم
    Bu şey kömürden bin kat uzun yanıyormuş. Open Subtitles بأن هذه المادة تحترق لمدة أطول من الفحم بألف مرة
    Dergiler onun kömürden hatta petrolden daha güçlü bir enerji kaynağı olacağını söylüyor. Open Subtitles الصحف قالت انه سوف يكون مصدر للطاقة اقوى من الفحم و حتى من الزيت
    Hiç birşey. Bizimle ilgili konuşmuyorlar. kömürden bahsetmiyorlar. TED لا شيء . إنهم لا يتحدثون عنا . لا يتحدثون عن الفحم .
    Elektriğimizin yüzde birden daha az kısmı petrolden elde edilirken neredeyse yarısı kömürden elde edilmekte. TED أقل من 1% من الكهرباء لدينا يتم توليده من النفط بالرغم من أن تقريباً 50% من الكهرباء يتم توليده من الفحم.
    Ve elbette, kömür madenleri çok tehlikeli yerler, çünkü bazı kömür madenlerinde, gaz çıkıyor. Gaz patlayınca, insanlar ölüyor. Yani bazı madenlerde kömürden biyogaz üretiyorsunuz, ama bazılarında değil. TED وبالطبع، مناجم الفحم هي أماكن جد خطيرة، لأنه في بعض مناجم الفحم هذه، تحصل على غاز. وحين ينفجر ذلك الغاز، يموت الناس. إذاً فإنه يتم إنتاج غاز حيوي من الفحم في بعض المناجم، لكن ليس في غيرها.
    Bill Gates Çin'de mühendislerle birlikte çalışıyor, dayanıklı, kömürden daha ucuz, ve atıklarla çalışan ilk reaktörü inşa etmek için yarışmaya çabalayan birlikte çalışan 40 farklı firma var. TED حيث يعملُ بيل جيتس مع المهندسين في الصين وهناك 40 شركة مختلفة تعمل معاً في محاولة للسباق لبناء أول مفاعل يعملُ على النفايات، التي لا يمكن أن تذوب وأرخص من الفحم.
    Kömürle neredeyse eşit olsa da, insanlar nükleerden korktukları kadar kömürden korkmuyorlar, ki bu bilinçsiz olduğumuzu gösteriyor. TED وبينما الطاقة النووية تنافسُ طاقة الفحم نوعاً ما، الشيء هو، الناس لا تهابُ في الحقيقة الفحم بنفس الطريقة التي يهابون فيها الطاقة النووية، وهذا يدورُ في اللاوعي لدينا.
    EIA’nın Hindistan’da kömür kullanımı öngörüsüne baktığımızda, Hindistan’ın enerji ihtiyacını yenilenebilir enerjilerden elde ettiğinin 4 katı büyüklüğünde enerjiyi kömürden elde edeceğini görürüz. TED عندما ننظر إلى توقعات تقييم الأثر البيئي نتيجة حرق الفحم في الهند، الهند ستستخدم الفحم بنسبة أكبر أربع مرات لتوفير احتياجاتها من الطاقة مقارنة باستخدامها للطاقات المتجددة.
    kömürden gelen elektronları kullanmıyoruz. TED نحن لا نستخدم أية إلكترونات تأتي من الفحم .

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more