"kötü şans getirir" - Translation from Turkish to Arabic

    • يجلب الحظ السيء
        
    • حظ سيء
        
    • فأل سيء
        
    • فأل سيئ
        
    • حظّ سيء
        
    • سوء الحظ
        
    • سوء الطالع
        
    • نذير شؤم
        
    • من الحظ السيء
        
    • الحظ السئ
        
    • تجلب الحظ السيئ
        
    • حظ سىء
        
    • حظاً سيئاً
        
    Bu kötü şans getirir. Tören bir saat içinde başlıyor. Open Subtitles إنه يجلب الحظ السيء تبدأ المراسم خلال ساعة
    bilmelisin ki davet edilmeden geçilen kapı eşiği kötü şans getirir. Open Subtitles ألا تعلمي أن دخول المنازل دون دعوة يجلب الحظ السيء
    Beni gelinliğimin içinde görmemelisin. kötü şans getirir. Open Subtitles لا يفترض بك ان تراني بالفستان هذا حظ سيء, حظ سيء جداً
    Bir yatakta 13 kız, kötü şans getirir. 12'nizin yataktan çıkması gerek. Open Subtitles ثلاثة عشر فتاة في مكان واحد فأل سيء إثنى عشر منكن يجب أن يخرجن
    Düğünden önce gelini görmek kötü şans getirir. Open Subtitles انه فأل سيئ ان ترى العروس قبل الزواج
    Benim geldiğim yerde gelinin düğün gününde dansı kabul etmemesi kötü şans getirir. Open Subtitles من حيثُ أنا حظّ سيء للعروس أن ترفض الرقص في يوم زفافها.
    Bilirsin düğünden bir gece önce gelinle seks yapmak damada kötü şans getirir. Open Subtitles هل تعلم أنه من سوء الحظ أن العريس ينام مع العروس قبل الزفاف
    Sen arabamda ölmemeye bak. kötü şans getirir. Open Subtitles لا تموتي فحسب في السيارة فسيجلب هذا سوء الطالع
    Onları yemediğin sürece büyük kuşları öldürmek kötü şans getirir. Open Subtitles -كلاّ قتل الطيور الكبيرة يجلب الحظ السيء إلاّ في حالة أكلتها
    kötü şans getirir. Open Subtitles إنه يجلب الحظ السيء.
    Tılsımların yerini değiştirmek kötü şans getirir o yüzden siz onların yerini değiştirince herkes çok korktu. Open Subtitles -إزالة التعاويذ يجلب الحظ السيء لهذا... بعدإنقمتَبإزالتُها,الجميعخائفونجداً,
    düğünden önce... damadın gelini görmesi kötü şans getirir. Open Subtitles إنه حظ سيء أن يرى العريس العروس قبل الزفاف
    Olmaz kötü şans getirir. Şansa inanmam. Open Subtitles ـ لا أريد ذلك، إنه حظ سيء ـ لا أؤمن في الحظ
    Böyle söyleme, kötü şans getirir. Open Subtitles لا تقولي ذلك هذا فأل سيء
    Öyle konuşma. kötü şans getirir. Open Subtitles لا تتكلم هكذا، هذا فأل سيء
    Tuzu dökmek çok kötü şans getirir. Open Subtitles سكب الملح هو فأل سيئ.
    kötü şans getirir. Open Subtitles لا تبكِ. هذا فأل سيئ
    Bu çok kötü şans getirir! Open Subtitles إنّه حظّ سيء جدّاً!
    - Yine dokundun bana. - Logar kapakları kötü şans getirir! Open Subtitles أنتي لمسني مرة أخرى أغطية فتحات المجاري تجلب سوء الحظ
    Çünkü gelini düğünden önce gelinlikle görmek damada kötü şans getirir. Open Subtitles من سوء الطالع أن يري العريس .ثوب عروسه يوم الزفاف
    kötü şans getirir. Bana falcım söyledi. Open Subtitles هذا نذير شؤم قدراتى الروحانية تخبرنى بهذا
    Dikkat et de kırmayasın. Yedi yıl kötü şans getirir. Open Subtitles حاذر بأن لا تكسرها، سبع سنين من الحظ السيء.
    Niye? Karını doğmadan önce görmek kötü şans getirir diye mi? Open Subtitles لماذا، لأنه من الحظ السئ أن ترى زوجتك قبل أن تولد؟
    Onunla ezdiğin kişiye kötü şans getirir. Open Subtitles تجلب الحظ السيئ لمن تحاربيه
    Bir düğün hediyesini geri çevirmek kötü şans getirir. Open Subtitles انت لا تستطيع رفض هدية الزواج اليس كذلك انه حظ سىء
    Bu çin hayalet ayı boyunca, eğer bir hayalet bulursan, ay boyunca kötü şans getirir. Open Subtitles خلال هذا الشهر إذاوجدتشبحاً.. سيكون حظاً سيئاً لك طوال الشهر

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more