Dindar gibi gözükenlerden çok daha kötü şeyler vardır, Lordum. | Open Subtitles | , هناك أشياء أسوأ . من أرتداء الزى الخيرى , أيها اللورد |
Yalnız başına olmaktan daha kötü şeyler vardır. | Open Subtitles | هناك أشياء أسوأ مِنْ أَنْ تكون لوحدك. |
Los Angeles'a hoşgeldin. Burada işin içinde olmaktan daha kötü şeyler vardır. | Open Subtitles | مرحباً بكم فى (لوس أنجلوس) هناك أشياء أسوأ من المشاركة فى الأعمال |
Ölümden çok daha kötü şeyler vardır. | Open Subtitles | هناك ثمّة أشياء أسوأ بكثير من الموت! |
Patty ölümden çok daha kötü şeyler vardır yalanlarla yaşamak gibi. | Open Subtitles | (باتي)... هناك ثمّة أشياء أسوأ بكثير من الموت! مثل العيش مع الأكاذيب! |
Korkak olmaktan daha da kötü şeyler vardır. | Open Subtitles | هناك أشياء أسوأ من أن تكون جباناً. |
Dünyada bundan daha kötü şeyler vardır. | Open Subtitles | في العال، هناك أشياء أسوأ بكثير |
Fiziksel acıdan daha kötü şeyler vardır. | Open Subtitles | هناك أشياء أسوأ من الألم الجسدي |
- Öyle mi? Fiziksel acıdan daha kötü şeyler vardır. | Open Subtitles | هناك أشياء أسوأ من الألم الجسدي |