"kötü gitti" - Translation from Turkish to Arabic

• ساءت
• عندها أصبح

Sonra 1632'de Galileo için her şey kötü gitti.
و في عام 1632 ساءت الأمور كثيرا مع جاليليو

İşler kötü gitti ve sadece ben ve o vardık.
ظروف العمل ساءت ، و أصبحنا أنا و هي فقط

Hedefimiz Wo Fat'in babasıydı, operasyon kötü gitti.
هدفنا كان والد "وو فات", لكن العملية ساءت.

Aynı hikayedeyiz ama farklı tellerden çalıyorduk ve her şey kötü gitti.
كنا نحكي بشكل مختلف عن نفس القصة وكل شيء عندها أصبح فاترا

Aynı hikayedeyiz ama farklı tellerden çalıyorduk ve herşey kötü gitti.
كنا نحكي بشكل مختلف عن نفس القصة وكل شيء عندها أصبح فاترا

Ruslarla silah alışverişi kötü gitti.
.صفقة بيع أسلحة ساءت مع الروسيين

Evet, işler kötü gitti, çok kötü.
أجل، لقد ساءت الأمور

Birşeyler kötü gitti, ama ben iyiyim.
ساءت بعض الأمور، لكني بخير

İşler kötü gitti.
إلا أن الامور ساءت

İş kötü gitti. İşi için iki tane kurşun yedi.
لقد ساءت الأمور وتلقت رصاصتين

İşler kötü gitti.
ثم ساءت عملية و..

Ya partileri kötü gitti ve Rocky yaralandıysa?
ماذا لو كانت حفلتهم الصغيرة قد ساءت فجاءةً، و(ركي) أصابهُ مكروه؟

- Herşey kötü gitti.
ساءت الامور لاسوا - ... استعد للتحرك -

Büyük ihtimalle Justin, kız arkadaşını Anita ile aldatıyordu ve ikisi otelde karşı karşıya geldiler bu noktadan sonra olaylar kötü gitti.
حسناً، الأرجح أنّ (جستين) كان يخون خليلته مع (أنيتا)، وكِلاهما إلتقيا في الفندق، -وهُناك ساءت الأمور بينهما .

Kent ve Melisa'yla olan anlaşma kötü gitti.
صفقة (كنت) و (ميليسا) ساءت

İşler kötü gitti.
ساءت الأمور