"küçük balık" - Translation from Turkish to Arabic

    • الأسماك الصغيرة
        
    • سمكة صغيرة
        
    • من الأسماك
        
    • أسماك صغيرة
        
    • سمك صغير
        
    Bu küçük balık, yaklaşmakta olan yırtıcı hayvanların yaydığı titreşimleri şimdiden hissedebiliyor. Open Subtitles في الواقع، إن هذه الأسماك الصغيرة تشعر بالذبذبات التي تصدرها المفترسات أثناء إقترابها.
    Bu göl oluştuğunda binlerce küçük balık içinde hapsoldu. Open Subtitles عندما تتشكل البحيرة، تحصر آلاف الأسماك الصغيرة
    - Evet, Michael? Evet, Ryan merkez ofiste bir göreve terfi oldu, büyük denizde küçük balık. Open Subtitles إذن رايان ترقّى الى حيث هو سمكة صغيرة في بركة كبيرة.
    Büyük balık yakalandığında...., pişirilir ve yenir... küçük balık yakalandığında,.... yüzüp gitsin diye, göle geri bırakılır.... tabii bay balıkçıyı kızdırmadıkları sürece. Open Subtitles عندما تصطاد سمكة كبيرة، فإنهم يطبخونها ويأكلونها عندما تصطاد سمكة صغيرة يرجعونها إلى البحيرة لتسبح بعيدا..
    Ay su yüzeyinde ışıldadığında sanki binlerce küçük balık dans ediyormuş gibi olur. Open Subtitles عندما يسطع ضوء القمر على سطح الماء يبدو وكأن هناك الألف من الأسماك الصغيره تتراقص على الماء
    Ya 5000 kişinin beş küçük balık ve iki minnacık somunla beslendiğine? Open Subtitles وتغذية 5000 شخص بخمسة أسماك صغيرة واثنين من الأرغفة الصغيرة جدا
    köpek balığı yakalamak için küçük balık. Open Subtitles لذا سمك صغير لمسك قرش كبير.
    Etrafta yüzen birçok küçük balık var. Open Subtitles هناك الكثير من الأسماك الصغيرة تسبح بالمكان
    Bu küçük hayvanlar hayvansal plankton olarak adlandırılır. küçük balık hayvansal planktonu yer, büyük balık da küçük balığı. Besin zinciri böyle devam eder. TED وتتغذى عليها حيوانات تسمى "العوالق النهرية" تتغذى الأسماك الصغيرة على العوالق وتتغذى الأسماك الكبيرة على السمك الصغير وتستمر السلسلة الغذائية إلى الأعلى.
    Ağzıma doğru gel, küçük balık! Open Subtitles ! تعالي لفمي , أيتها الأسماك الصغيرة
    O küçük balık sizi kurtarmayacak. Open Subtitles تلك الأسماك الصغيرة لن تنقذك.
    Adamımız küçük balık ama bizi büyük balığa götürebilir. Open Subtitles رجلنا سمكة صغيرة لكن يمكن أن تقودنا إلى السمكة الكبيرة
    Bir baraküdayı yakalamak için bir küçük balık yeter. Open Subtitles الأمر يتطلب سمكة صغيرة"مينو" للقبض "على سمكة كبيرة "باراكودا
    Büyük balık gitti diğerleri onun beslenme alanını istiyor ve size söylüyorum bölgemde ne kadar çok küçük balık var bir fikrim yoktu. Open Subtitles وقد ذهب القرش الكبيرة ، والبعض الآخر يريد أن يتخذ له أكثر من التغذية الجوفية وأنا أقول لكم ، لم يكن لدي أي فكرة وجود وكانت العديد من الأسماك في الأحواض حتى بلدي.
    Büyük balık, küçük balık, mukavva kutuda. Open Subtitles أسماك كبيرة, أسماك صغيرة, صندوق مِن الورق المقوّى.
    Büyük balık, küçük balık, kutuda. Open Subtitles أسماك كبيرة, أسماك صغيرة, صندوق مِن الورق المقوّى.
    Hahaha, küçük balık... Open Subtitles ها.ها.ها. سمك صغير...

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more