Yağmurda küçük bir kaza yaptık. Vertical Trinity Kilisesindeniz. | Open Subtitles | تعرضنا لحادث صغير هناك في المطر، نحن نتبع قساوسة الثالوث العمودي |
Arka tarafta, küçük bir kaza yaşadım. | Open Subtitles | .الحل موجود في خلف الورقة .لقد تعرضتُ لحادث صغير |
Evet, korkarım ki, küçük bir kaza geçirdik. | Open Subtitles | نعم، حسناً، أنا أخشى أنه لدينا حادث صغير. |
İtfaiye şefi ile küçük bir kaza yaptık, 355'de mahsur kaldım ve havaalanı kapanmak üzere. | Open Subtitles | كنت أقوم ببعض أعمال المطافئ ووقع لي حادث صغير أنا عالقة في رانسوم عند رقم 355 والمطار سيغلق ولن يمكنني الوصول للمرفأ |
- küçük bir kaza geçirdi. | Open Subtitles | كان في طريقه إلى هنا .. وقع له حادث بسيط |
Pekala, küçük bir kaza yaptığında yapmak isteyeceğin şey bilgi alışverişidir. | Open Subtitles | حسنا ، لذلك ان دخلت في حادث بسيط كل ما تريدين فعله هو تغير المعلومات |
- Sadece küçük bir kaza geçirdim. - Ne halt oldu? | Open Subtitles | لقد تعرضت لحادث بسيط - ما الذي حدث بحق الجحيم ؟ |
- Sadece küçük bir kaza. | Open Subtitles | فيكّس)، ماذا حدث؟ ) - لقد تعرضتُ لحادثة صغيرة - |
Geçen sene Bentley ile küçük bir kaza geçirdim. | Open Subtitles | لقد تورطت فى حادثة بسيطة العام الماضى |
küçük bir kaza geçirirsin, büyük bir şey değil. Kapılar da... ..kendiliğinden açılır. | Open Subtitles | إذا حصل إليك حادثة صغيرة, فَتحت الأبواب الخلفية |
Ya müstehcen ağzı ve seksi bakan gözleriyle tatlı Sally provalar sırasında savaş alanında küçük bir kaza geçirirse? | Open Subtitles | ماذا لو أن (سالي) الجميلة بفمها القذر وعيناها الناعستين تتعرض لحادث صغير في المعركة اثناء التدريب؟ |
- küçük bir kaza geçirmişsin. | Open Subtitles | سمعت انك تعرضت لحادث صغير |
Arabanı alıp hırdavatçıya gittim. Dönüşte küçük bir kaza yaptım. | Open Subtitles | لقد أخذت سيارتك إلى محل الأدوات . المنزلية و قمت بفعل حادث صغير |
Sen bir şey demeden, konuşmaya başlamadan önce sadece bunun küçük bir kaza olduğunu söylemek istiyorum. | Open Subtitles | قبل أن تبدأ، قبل أن تقول أي شيء، أنا فقط أريد أن أقول أنه كان حادث صغير. |
Herşey yolunda, dostlarım. Sadece küçük bir kaza. | Open Subtitles | لقد إنتهى يا أصدقائي، مُجرّد حادث بسيط. |
- Verecektim ama küçük bir kaza oldu. | Open Subtitles | - أنا كنت سافعل، لكن كان هناك حادث بسيط. |
Başımdan küçük bir kaza geçti Carol. Yardımcı olabileceğini umuyorum. | Open Subtitles | لقدّ تعرضنا لحادث بسيط يا (كارول)، آمل أن يسعكِ المساعدة. |
Elsa için küçük bir kaza ayarlamam gerekecekti. | Open Subtitles | سيتحتّم عليّ التخطيط لحادثة صغيرة لـ(إلسا) |
Evet. Sadece küçük bir kaza. | Open Subtitles | أجل، مجرّد حادثة بسيطة |
Projemizde küçük bir kaza oldu. | Open Subtitles | الأمر فقط أنه كان هناك حادثة صغيرة بمشروعنا الصغير |